31 January, 2012

Cileksuyunun bitmeyen mutfak fiyaskolarindan birisidir bu







Gecenlerde kuru fasulye yapasim geldi,yanina da pilav.Hayalim yogurtla karistirip,mis gibi goturmekti...

Fasulyemi yaptim,tembelligim tuttu,pilavi da hic ugrasmiyim,bu sefer sadece hasliyayim dedim,ne de olsa fasulyenin sosu ve yogurtla karisip,yenicekti,ne fark ederdi,tereyagli olmasaydi...

Pirinci koydum,haslamaya biraktim,pismedi derken biraz daha su koydum ve annecigimi aradim....

Uzunca bir konusmaya daldik.

Bitirdigimizde,pirincim,neredeyse lapa olmustu,tum suyunu cekmis,biraz da alttan tutmustu.

Halbuki ben yanik pilav dibini cok severim,ama bu yenicek gibi degildi,en azindan pilav olarak...

Ben de o an,kafamda yanan ampule uyaraktan,yumusamis pirinclerime soya sutumden kattim,biraz da seker.

Zira ne zamandir aklimda,soya sutunden sutlac deneme istegi var...

Velhasil,biraz tatlimsi,bolca piricli,cokca kati bir sutlac denemem oldu,ilk kez.

Biraz daha seker ve soya sutu koyaymisim,neredeyse babaanneminki kadar guzel olabilirmis...

Ah cocuklugumun sutlaci...Babaannemin yaptigi,uzerine bolca tarcin ekleyip,iyice karistirip goturdugum.Hani su yanda gordugunuz tabaklar var ya,onlarin kasesinde sunulurdu bir de...

Ya anneminkiler,sicacik yazlik gunlerinde,taptaze gelen,sutcuden alinan sutle yapilan,mis gibi,en serininden...

Benim bu iki sutlac tecrubesine yetismem icin,sanirim daha cok pirinc lapalamam gerekicek...

Merak edenlere,iki fincan cikan sutlacimdan,sadece birini yiyebildim,tek basima:)

Bunun disinda,25 Mart'a odaklanaraktan cok mutlu geciriyorum gunlerimi ben..

Super bir Subat ayi olsun,en kirmizisindan:)


27 January, 2012

Haftasonu izlemek icin:Mahkumiyet


Her zaman onerilerde bulunulmayan blogumda,onerilmeye layik bir film var bu hafta sonu icin.

En son izledigim,cok etkilendigim gercek bir hayat hikayesi.

Hilary Swank'i ilk Boys Don't Cry'da izleyip,tanimistim,o zamandan kalbime yer etmisti.Sonrasinda en cok sevdigim iki filmi Ps:I love u,digeri ise Million Dollar Baby idi,ki O da izlemeye deger Oscarlik bir filmdir.

Mahkumiyet,hayatini kardesini savunmaya adamis bir kadinin hikayesi.

Zorluklar icinde buyuyen iki kardes,cok yaramaz bir erkek kardes.Inanilmaz guclu bir bag.

Yillar gecer,DNA daha ortalarda yokken,islenen bir cinayet abinin ustune kalir.Sonrasinda ise,kardes kendini abisinin savunmasina adar,hukuk okur, abisine karsi sonsuz inancindan dolayi evliligi yikilir ve tabii ki o kadar ders calisirken cocuklarini bile ihmal eder...

Bir sn.bile abisine olan inancini kaybetmez ve en sonunda avukat olur O'nu savunur.

Izlerken dusundum ,ben yapabilirmiydim boyle birseyi diye.

Bu kadindaki kardes sevgisi ise,bendeki nedir diye.

Bazi insanlar ayri ozel,bu kadin da onlardan birisi.

Hepinize iyi haftasonlari ve keyifli seyirler diliyorum,ne izlerseniz izleyin ama guzel filmsiz kalmayin olur mu?

25 January, 2012

Perili Gun cabuk gecer derim hep....



Gittim,geldim...Gittigimde de dedim,dondugumde de diyorum,havada bir degisiklik vardi bizim evde.Masallah diyim,nazar etmiyim,ama bu seferim bana cok iyi geldi..Cok bereketli,doyurucu oldu,her zamankinden cok.

Umarim hep boyle olsun,cunku ben hem giderken,hem donerken ayri ayri cokuntuler yasiyorum icimde nedense senelerdir.Bu da insani manevi olarak cok yoruyor belirli bir sure sonra.

Babamdan ayrilirken yine goz yaslarimi tutamadim ben ama."seni cok seviyorum" derken babam,oyle bir sarilmisim ki,daha once de oyle sarilirmiydim acaba babama ben?Bu kadar siki degil belki de...Canim benim...

Hadi neler yapmisima geceyim,daha fazla duygulanmadan,zira dusunup yazarken bile gozlerimden yaslar suzuluyor:(

ilk fotografta gordugunuz cay bardaklarina asik oldum ben.Defne bilmem kimin tasarimiymis.Annemin cay bardagi koleksiyonunun son parcalari benim de son gozdem:)







Kozzy'de Gonul Kahvesi diye bir kafe var.Cok begendim ben,cok.Tavanlara asilan eski artistlerin siyah beyaz fotograflari,rahat koltuklar,calisanlarin ilgisi,alakasi beni pek memnun birakti.Ilk defa menengic kahvesini tattim:)


Kahve keyfinden sonra,yine ayni kattaki tiyatro salonunda, Volkan Severcan'dan Canli Yayin'i izledik.Guzelim tiyatro salonu,fena olmayan,dokunduran bir oyun ve tiyatro salonun yarisi bos.Ne yazik diye dusunduk,biletler,internet uzerinden,firsatlardan yari fiyatina satilirken,salonun neredeyse bos olmasi,uzdu bizi acikcasi.




Ne guzel yagdi di mi kar? Mis gibi,tertemiz.Piril piril.Minibusle Kadikoy'e giderken trafikte 1 saat takilmis olsak da,biz ailece kari seviyoruz:)


Kadikoy sinemasinda izledigimiz,Dedemin Insanlari...Oyle cok sevdik ki...Ben cok agladim...Bu kadar sevilen,etkilenilen filmlerden daha cok sey ogrenip,biraz daha insan kiymeti bilemezmiyiz acaba?Kadikoy Sinema'sina ait iki unutulmaz anim canlandi o aksam gozumun onunde..Acaba orayi da kapatirlar mi?


Bu arada Kadikoy'de cep telefonlarina hafta ici gelen 1 alana bir bedava bilet kodlari gecerli degilmis.Bu da beni ayri dusundurdu,gecerli olsa,daha cok insan gelse  oralari canlandirsa da,AVM'lere gitmek icin cesaretlendirmese olmaz mi? 




Emirgan ve Ben,hala buyuk ask yasiyoruz.Emirgan'da otobus duraginda inip,karsimdaki Istanbul'a bakmak,hele ki gunesliyse,pasparlaksa hava,en buyuk mutluluklarimdan biri senelerdir. Yokus yukari yuruyerek cikip,donuste Boyacikoy yokusundan asagi inmek,temiz(bence hep temiz oranin havasi) havayi soluyaraktan,Emirgan'da bir ev hayalime hala sahip cikabilmek,hala oyle icimdeki...Minicik,minicik bir ev,tek istedigim,olsun,ama orda olsun...

Babaannem ve halamlar,hayatimda koskacaman yerleri olan insanlar hep...



Duman.... Teyzemin kedisi...Cok guzel,ama cok soguk,hic yaklasmadi bize.Oyle yayildi,elime 3 cizik atti falan.Nazli bir kiz O,kendini agirdan satan.Kiz kediler sanki hep boyle sanki,Lily de ayni...






Kedi... Cok seker bir dukkan orasi,hep sekerdi zaten.Bir dolu incik cincik,kedili ivir zivir.Kedili kupelerim ordan:)Bahariye'de..

Burada alisveristen sonra,yine tiyatro.Bu sefer Akla Kara tiyatrosunda,Fare Kapani.Cok sevdik biz,ilk defa Agatha Christie'yi cokca okumak istedim.

Bi de minicik bir cayci var ayni yol ustunde,tiyatroya giderken solda,adi Caykolik:) Cay 1 lira.Cok cici bir yer.Orayi da sevdim ben...

Mid point Bagdat Caddesi'nde ispanakli kitir krep'e bayildim,(Taksim'dekinin manzarasi super),House Cafe Taksim'in de dekorasyonuna ve kestaneli cheesecakeine.


Teyzem,canim arkadasim Nurdan'im,Sevda'm...Kiz kardeslerim,askerde de olsa her gun arayan erkek kardesim...Simartmaya doyamadigim annem...Kendimi ne kadar sansli gorsem azdir cidden...

Hamsi,cinekop...Bizim ev baliksiz olmaz.Annem bir de deli gibi temizlige girisir balik sonrasi.Zaten balik,temizlikcinin gelisine gore ayarlanir bizim evde:)



Herseyden onemlisi,DEFNE'M.PERI'M BENIM.Bakmaya doyamadigim,baktigimda icimi bir hos eden,ilk goz agrimiz,ailemizin en kucugu,en tatlisi,en ballisi..Cokca dillisi,anneannesine ve babasina ayri bir asik,bana teyze pek demeyen,Sibish diyen,bizi cok gulduren,sevildigini cok bilen,kizdigimda bana alinan,hemencecik yanaklari kizaran,banyo yapmayi cok seven,zor uyuyan,cikulataci,mulayim,muhtesem bir varlik O.Iyiki var iyiki..

Nice yaslara gir Peri'm.Sen bizim ugurumuz,evimizin bereketisin.Allah sana herseyin hayirlisini,guzelini nasip etsin,sen hep boyle mutlu,sevecen,sempatik,cikulataci kal,kal ki senden nice guzellik kazansin cevrendekiler de...Gule Gule buyu,ilk goz agrim,peri kizim.Yazin gorusucez,soz kizmamaya calisicam,kati bir teyze olmiycam:)

22 January, 2012

Valizim doluydu yine:)

Havaalanindaydim,yazdim size,yazilmamis:( (AMA bu yazimi israf etmek istemedim).Buralara karsi sevgi-nefret duygularim var Benim.

Seviyorum,seviniyorum...Icim pir pir ediyor AMA bi yandan da burkuluyorum.

London-Istanbul arasi hep Boyle bana.Ben arada kalan gariban sanki iki taraftan da yayilan mutluluga ragmen:)

8 gunluk Istanbul gezim pek yogun simdiden duydugum uzere...5 aksamim dolmus bile tiyatro,sinema,Defne'min dogum gunu ile...

Yine goremiycegim insanlar olucak bana trip aticaklar kesin:)

Annemin ve kardeslerimin dizinin dibindeyim bu sefer:)

Yeni valizimi cok seviyorum:)

Ben hep nikah cikulatasi yemek istiyorum;)

Iyi olun,mutlu olun.Ben yokken cileklerime iyi bakin olur mu?

Sevgi ve pozitiflikle kalalim...

not:bu duygular esliginde biniyorum ucaga her seferinde, tipish tipish da geliyorum geri...:)

Yaptiklarimi paylasmak uzere geri gelicegim.

Iyi haftalar...

Not:Steve nur icinde yat,beni yanlizken yanliz hissettirmeyen bir telefon icat ettigin icin...

06 January, 2012

Beyaz cadiyim ben aslinda:)



NOT: Ust fotografta solda gordugunuz, Noel sofralarina koyulan,icinde sacma sapan,plastik hediyer ( bu Noel'e kadar oyle saniyordum en azindan),sacma sapan yazilar ,sakalar olan,iki kisi tarafindan cekilerek patlama sesi cikaran bir eglencelik zimbirtidir.X-MAS CRACKER:)


Anlaticaklarimin kendisi ile alakasi coktur:)



Gecen gunlerde Kelosh'umla muhabbet ederken,istek listemden bahsediyordum,her zamanki gibi,hic bitmeyen listem:)

Keloshum dedim,biliyorsun ben yolda gelirken,otobusten indikten sonra da kitabimi okumaya devam ediyorum,sevdiysem,ama malum gunler kisaldi, karardi,cok da guzel Turkce kitaplarim var,ama karanlik artik  OKUYAMIYORUM,BANA ISIKLI KITAP AYRACI ALIRMISIN LUTFEN,KIRMIZI OLSUN??:)

Istegim basi ustune tabii,evet dedi:) Kahve makinesi degil bu di mi? Basit ama cok mutluluk verici birsey en azindan bana gore:) Umutla bekliyorum,isikli kitap ayracim olucak en kirmizisindan diye:)

Velhasil bu diyalog unutuldu,uzerinden gecti bir kac gun.

Isyerine Noel donemi geldi,bir dolu insani besledik,memnun ettik,super paralar kazandik(cok sukur) falan,son rezarvayon  gunu geldi,bir kac adet cracker eksik.

Bende bize almistim.Eksik oldugunu bildigim icin,yeniden buyuk bir siparis verilmesin diye,son gun icin,kendiminkileri isyerine getirdim.

Patronum da,Ang:)-adini bile soyleyince,kalbim guluyor ya- karsiliginda,bana bilmem kac senesinden kalmis,sadece 2 adet ama,evinde sakladigi,nerden aldigini unuttugu crackerleri getirdi:)

Super,sevdim,hostu,bir daha almama gerek yoktu...Zaten onemli birsey degil bana gore,gayet kiytirik seylerle dolu ici:)






Kisaca,Noel gunu geldi,soframizi kurduk,yemege baslamadan once crakerimizi patlattik ve elimize yukarda gordukleriniz cikti.Hayatimda ilk defa boyle seker,kullanilabilir seylerin bir crackerden ciktigina sahit oldum.

Uzunca bir incelemeden sonra,soldakinin,ISIKLI KITAP ARALIGI oldugunu anladim.(dalga gecmeyin,nasil acilip kapanicagini cozene kadar catladim resmen.Yaninda bir open-ac dugmesi olmasina ragmen,boyle icatlara gelince,takiliyor benim beyim,hic beceremem,acmayi cozdum,sonra nasil kapaticagimi,oturtacagimi cozene kadar ayri bir catladim:))-kirmaktan korktum-)

Sagdaki de anahtarlik ama,kelebekli kisim cikiyor,alisveris arabalarina ya da spor salonundaki kilitli dolaplara £1 koyana kadar,onu koyuyorsunuz.Ne de olsa bu memlekette nakit tasima aliskanligimiz yok.



Iste boyle,oyle sok oldum ki elime gecince ikisi de.Ikisi de benim cunku ben kitap okurum ve ben kelebek severim:)

Ve bana fincan ve kitap araligi alanin kalbini,alnini opesim gelir. O yuzden, o gunden beri anlatir dururum bu olayi.

Cadilik diyorum,cunku Ang.bize beyaz cadi diyor,bir nevi tatli cadi,kimin ne istedigini bildigimiz icin.Birbirimizin suratina bakinca,bakistan neler anlatildigini bilip,birbir isimizi hic sormadan,konusmadan tamamlayabildigimiz icin ve tabii cogu zaman ayni seyleri,ayni anda yuksek sesle dusunup,konusabildigimiz icin.

Hayatimda oyle bir renk ki,O'nsuz kalmayi dusunmek bile istemiyorum,patronum,is arkadasim,is disi arkadasim,isimi daha cok sevdiren,bana ve cevresine hep pozitiflik asilayan,zarif,guzel,kibar,cok caliskan bir kadin O.Ilham kaynagim,rol modelim.50 yasimi bana iple cektiren,50 yasina giricek ama ruhen herkesle yasit super bir kadin O.O'na bakinca kendimi,gelecegimi goruyorum ben.

O yuzden benim isim totomdan ter,ayaklarimdan nasir ciksa da zevk her gun.

Simdi daha cok seviyorum ben O'nu cunku,isikli bir kitap ayracim var artik sayesinde:)

Sirf Ang'i hayatima kattigi icin,bana bir msj bile atmayan arkadasima minnettarligim omurluk.



Ne guzel calisiyor benim tontis ayracim,yesinler onu.

Fincanlarima gelince,Sirinler'e tutkumu bilmeyen yoktur sanirim,Amsterdam'da hic beklemedigim yerde karsima cikan asklarimdan birisi.

Kedili olan ise,Ang'den.Bana alinmisti,Kelosh Hanim sahiplendi.Uzerinde "one cat leads to another" yaziyor."Bir kedi digerine oncelik eder"  Nasil da bizi anlatiyor,1 kedi ile basladik,4 kedi ile son bulduk,3'unu kurtardik.4'u de hayatimizin en ozel,onemli donemlerinde geldiler hayatlarimiza,ugurlarina inandik.

Yakin zamanda,bu deli evden havlama sesleri gelirse,hic sasirmayin olur mu?

Benden simdilik bu kadar.

Hayatiniza giren kadinlarin\dostlarin kiymetini bilin,onlari ihmal etmeyin,araya mesafeler de girse mesafeler sadece numaradan ibarettir,kalpler hep yakindir.Sahip olduklarinizin,hayvan,kitap,ayrac,hepsinin kiymetini bilin olur mu.

Sevgi ve kalbinizden yansiyan isikla kalin...Kalbinizden gulmeniz dilegimle...

Keyifli haftasonlari...


03 January, 2012

Sommerset House


Londra'da gorulesi yerlerden biri Sommerset House.Waterloo koprusunu gecince hemen.Zaten kopruden yuruyerek gecerseniz hem Londra'ya hem de Sommerset House'a fazladan sevgi duymaya baslayabilrisiniz.Nehirden gelen temiz,tazeleyici havadan mi,binaninin nehire bakan bolumunden mi,yoksa Londra'mim aksam aksam pirildiyan binlerce isigindan mi bilemiyorum,o gece kendimi ne zamandir hissettmedigim kadar iyi hissettim ben.

Sommerset House'da acik sinemalar.konserler,sergiler duzenleniyor mevsimine gore.Noel donemi ise,buz pateni.

Nasil guzel bir atmosfer,oyle romantik ki anlatamam,o yuzden bu yaziyi paylasmak istedim, ki su donemde Londra'da olan,bu keyfi yasasin...

Tiffany'nin sponsorlugunda duzenleniyor buz pateni.Kucuk bir dukkan var Tiffany urunlerini satan,Tiffany renklerinde,Tiffany hediye kutusu seklinde.Dolayisi ile Tiffany serefine cupcakeler de yapilmis:) Asagidaki fotografta gordugunuz uzere:) Piste bakan kafede kekler,alkollu icecekler ve kahve cesitleri var.Siraniz gelene kadar oturup,kayanlari izlemek,sicak bir ortamda,keyifli muzikler esliginde,mutluluk verici:)



Benim kahvem siyah,her zamanki gibi,icinde bir shot,ameretto var:) Mis gibi kokan...Nasil da seviyorum bademi ben:) Yeni ojeme askim hele anlatilir gibi degil:)


Iste tv'deki programlarda cokca gozuken meshur agac ve pist.Gorundugu kadar buyuk degil,ama bizim gibi kucuk seylerle mutlu olabilenler icin ideal:)

Patenlerinizi kiralarken,buyuk ekranda yapmaniz gerekenler gosteriliyor,sanki cok basitmis gibi injekte ediliyor profesyoneller tarafindan:)

Kelosh gibi ilk seferinizde,kenarlardan adim adim yuruyorsunuz,totonuz yemiyorsa,ortalara acilmiyorsunuz tabii ki:) 8 yasina kadar olan cocuklar icin kucuk penguenler var,tutunarak kaysinlar kendi kucuk pistlerinde diye.Ne yazik ki buyuk ebat penguenler Kelosh ve Ben gibiler icin yapmamislar:)

Ben ise,kucuklugumden beri hasir nesirim patenlerle.Halamlar sagolsun,Korukent'de baslamisti ilk patenleri giyip,daha ilkokul siralarindayken,kenarlardan yuruyusum:)

Kendimi ne zaman pistte bulsam,icimde kelebekler ucusur,hani kendimi Torvill&Dean 'den Jane Torvill gibi hissediyorum,Bolero yaparken:0) Dean'im beni bir ordan bir oraya firlatip tutuyor falan:)

Katarina Witt'i hatirlamayan varmidir?Hayranlikla O'na bakmayan?

En cok dans edip,paten kayanlara imrendigimi soylemismiydim daha once.




Velhasil,gidin,eglenin,dusmekten korkmayin,duserseniz de yakisikli guzel kurtaricilar-ice marshallar-ortalarda salinaraktan kayiyor zaten:) Tutuverirler belinizden kaldirirverirler sizi:)

Yogun saatlerde giderseniz,sabir diliyorum,zira bir dolu turist,kenarlarda muhabbet edip,fotograf cekiliyorlar,dolayisi ile bir dolu kufur yiyorlar Kelosh gibilerden:)

Bu yil,yapmak istediginiz herseyi yapabildiginiz,nice ilklerin yili olsun...

Sevgi ve mutlulukla kalin:)