Istanbul ziyaretinden son notlar

Istanbul'umda firsat bulup da gittigim,kalbime taht kurmus yerleri de anlatmadan bitiremezdim bu seriyi:)

Alt fotograflar Bagdat Caddesi Zamane Kahvesi'den.Ilk defa gittim,iki defa ile son buldum:) Asik oldum ben oraya.Kirmizi,beyazli,hani benim hayalini kurdugum kafeye girdim sanki,tabii daha zengin ve kocamanina:) Ilk kez kankim goturdu beni oraya,disarida oturduk,pasta ve cay muhabbeti,o kadar sevdim ki annemi de goturdum sonra basbasa oglen yemegine.Annem kizartilmis lavas yedi,biftekli,bolca cay ictik yine.Nasil icime islediyse oranin cayi,belki cok ozledigimden,bu aksam otobuste gelirken burnumda tuttu ve evde tek basima cay demledim,ki bu hic yaptigim birsey degildir.Simdi mutfakta oturuyorum,cay fokurduyor.Sanirim ben yalniz basima Turk cayi icmeye de alisacagim:(

Big Chefs,yine Bagdat Caddesi'nde,baska subesi eminim ki vardir,zira ben Zamane Kahvesi'nin  tek ve ozel oldugunu saniyordum ki,o da zincirlesmis,Nisantasi'nda da varmis subesi.Sadece tek bir tane olsa birseyden,bir yerden olamaz mi sanki?

Big Chefs,dekorunu cok begendim,deniz urunleri salatam fena degildi,kardesim tavuklu wrap yedi sevmedi pek.En cok cay ve kahvenin sunumunu begendim ki bence cok zarif ve mutluluk verici idi.Sirf bunun icin bile gidilebilir sanki.:)

Cok cici degil mi?

Babam ve ben,basbasa takildigimiz zamanlardan birinde,bolca girdik ciktik kitapcilara:) En cok sevdigim,belki yanimda babam oldugu icin,bana ordan kitap aldigi icin,calisanlarin asik suratlarina ragmen gayet yardimsever olduklari Kadikoy Penguen kitapevi idi.Sanki ilk kez gitmisim gibi hissediyorum ama emin degilim,D and R harici cok bir kitapci hatirlamiyorum ben Istanbul'da,zaten benim Turkce kitaplarimin cogu hediye gelir bana.

Cok bekledik Serap'cimin kitabini,varmis ama yok olmus ortadan nasilsa. O arada bir dolu kitabi inceledik,o oturdugum koltuktaki dakikalar sanki bir omurluk hafizama kazildi,oyle huzurluydu ki,hala gozumun onunde.Masanin altinda da kedi mama kabi var,kasadaki kizin da kedili brosu vardi:)

Ciktiktan sonra,ahh baba dedim bir beni dinleseydin seneler once,bizim de sirin bir kitapci kafemiz olurdu.Ben bu hayalleri kurarken ortalarda bu kadar cok kafe de yoktu.:(

Babam,hayatimin aski,dagim,en parlak yildizim,ilk ve muhtemelen son askim,hayatimin erkegi,hatta en cok sevdigim tek erkek,bazen cok kiziyorum O'na aslinda ama sonra butun kizginliklarim inanilmaz bir ask seline donusuyor O'na karsi.Otesi yok.O'ndan ayrilirken dogru durust sarilamiyorum bile,sanki hic gidemiycekmisim gibi geliyor bazen.Zaten hemen beni opup kaciyor oturma odasina,sonra ben anneme sarilirken cok agliyorum caktirmadan.

Eskiden bir soru vardi en cok anneni mi babani mi seversin diye hatirlarmisiniz? Ben hep babami demisimdir.Anneme olan sevgim,gurbette gelisti desem:)

Bu kadar duygusalliktan sonra,babacim imza:kizin adli kitabi inceliyor,ablama aldigimiz,benim de okuma listemde olan:)

Son olarak,Saray muhallebicisi ve Saray muhallebisi:) Yine babam ve ben. Butun tatlilara agzim sulanarak bakmis olsam da kendisinde karar kildim,sanirim ilk defa da yedim,eminim son olmayacak:) Babacim da tulumba yedi,bu kadar tulumba tatlisi seven bir insan var midir acaba? Ebat fark etmez,yeter ki olsun.

Su an ise aklima vuran kestane sekeri nedense:)

Hee birde Kahve Dunya'sinda soguk Turk kahvesi denedim hic sevmedim.

Mado'da kesme cikolatali dondurma,bir daha yemesem de olur.

Bu kadar paylasabilecegim Istanbul anisi:) Giderseniz beni de anarsiniz belki.

Sevgiyle kalin,gezmeli gormeli,paylasmali gecsin haftasonu:)