yeni yil,yeni yil...

yeni olan hersey gibi,icimizi bir sicaklik kapliyor degil mi yeni yil deyince,bir yeni yil daha yas'laniyor olmamiza ragmen...

yeni kararlar alip her yil,yeni hayallere yelken aciyoruz...Icimizdeki hayaller hic eksilmiyor,zira gerceklesmedikce,gerceklesmesi geciktikce yenileri ekleniyor hayallerimize..

Ben sene yeni bir karar almadim hic,almiyacagim da..Kendimi cok mukemmel buldugumdan degil,sadece kendimi artik boyle kabul ettigim icin..Mesela artik sigarayi birakma cabam yok benim,istedigim surece,istedigim kadar icecegim,sigara benim kontrolum altinda olucak ve insanlar bana "aaaa" demeye devam edicek,sadece icki ile,haftasonlari ictigimi duyunca.

Sonra kilo verme niyetim de yok,zaten butun gun popo yuzu gormuyorum ki ben,sporumu da dozajinda yapicam,yogami da,hicbirseyin asiri fanatigi olmadan...

Kendim icin,kisisel tek dilegim,saglik,mutluluk disinda,sadece biraz daha sakin bir ruha sahip olmak,salina salina gezinmek diger ruhlar arasinda,kimseye mumkunse kizmamak,daha bir oldugu gibi kabul edebilmek bircok seyi ve kimi kisiyi..

Diger istegim de,gitmedigim bir yere adim atabilmek bu yil..Icimde yillardir yasayan "gezgin"'in bir sekilde tatmin edilmesi,ben onu unutmak istemiyorum cunku,ihmal edilsin istemiyorum," gitme" istegim beni terk etsin istemiyorum, "gidebilmek" istiyorum,nereye olursa,ama daha once adim atmadigim bir yere...

Sizler icin ne mi istiyorum...Ne istediginiz,dileginiz varsa,gercek olsun istiyorum inanin ki,taaa yurekten...O kadar cok blog varki,bazen ayniliklari ile canimi sikan,fotograflarin ayni gozuktugu,takip listemde gozuken,arada takip ettigim,arada varliklarini unuttugum...Ama oyle de bloglarim var ki,sunca senedir hala tanismamis olsam da,blog dunyamin parcasi,iyiki varlar dediklerim,ozel varliklar...Iyiki varsiniz,hep dedim, hayatima renksiniz,ruhumun bir sekilde gelismesinde buyuk etkensiniz...O yuzden hep mutlu olun ve ne olur ozel kalmaya devam edin...

Isil isil olsun hepimizin yili...Gozlerden,kalplerden cikmasin o isiltilar dilerim...

Haydi,hos gel yeni yil...

walking in the winter wonderland...

Ayin 4'une kadar Hyde Park'in kosesinde Kislik harikalar diyari...

Sirin bir yer,gidip de sevmeyeni gormedim simdilik..

Cocuklar icin super,paten kayabilir,oyuncaklara binebilirler...

Hos benim tarafimdan gidenlerin cogu,yetiskin:)

Donme dolap pek bir romantik,biz bu seferlik binmedik:(

Zaten bu yil,henuz paten de kaymadik...

Sirin sirin tezgahlar var,bolca sicak sarap,sicak cikulata,ivir,zivir...Alman'lar kuruyormus bu pazari diyorlar,ama her telden insan var..Tabii tezgah sahibi Turkler de..

Nutella,her yerde benim karsima cikiyor;)Aramizdaki bag o kadar ki muhtesem...

Dunyanin en guzel restoraninda yemek yiyebilicek olsam bile,bol tuzlu ve sirkeli patates kizartmasinin yerini baska birseyin tutabilicegini sanmiyorum..O sogukta hem kalbimi,hem midemi isitmakta birebir:)

Esas planda,biz isyerince gidicektik buraya,yogun kar yagisindan gidemedik o haftasonu...Kendime soz vermistim,agacima sus alicam diye,Noel oncesi olsaydi...Noel bitmis,gitmisti biz pazarda salinirken,Noel Ruhu da..Dolayisi ile elim cebime gitmedi,seneye artik,yeni bir sus:)

Tahtadan gravatlar da yapmislar,takabilen var mi bilemiyorum,hic merak edip sormadim bile...

Donme dolabin uzerinde evlilik teklifi eden adamlar varmis:) Isteyenin,darisi basina diliyorum,en romantiginden...

Yeni yil dileklerinde bulunmak uzere burda olacagim,o zamana kadar mutlu kalin,yilin son haftasinin keyfini cikarin olur mu...

each day is Xmas day,u make me feel this way....

Bir Noel'i daha gecirmis bulunmaktayiz...Gelmeden once,heyecanla bekliyorum,planlar yapiyorum,gelmek uzere iken geriliyorum,bittiginde seviniyorum,hatta gelecek yil icin dusunmeye bile basliyorum:)

Noel'i,benim icin bile ozel yapan ozel insanlarin varligina sukurler olsun...Noel degil aslinda benim kutladigim,yasam,hayat...Isiklar,susler,vermeler,verilmeler hep hayati kutladigim icin,hayattan bir yil daha ruhuma kattigim icin...Sevinci,uzuntusu,heyecani,donuklugu ile ruhumuza katilan yeni yil...

Guzeldi benim yilim,cok sukur,daha iyi olabilirdi bile dedirtmiyor bana...Perimin aramiza yilin ilk gunleri ile katilmasindan belliydi bereketli,ugurlu bir yil olacagi...

Yeni mutfagim,yeni isim oldu bu yilda...Sanki hayatimda yeterince muhtesem kadin yokmus gibi,yenileri katildi,neredeyse 50 yasinda benim yeni kankim ve benim patronum.Ilham veren kadin bana,herseyin mumkun olucagini neredeyse bana her gun asilayan insan,beraber cok guldugum insan,insan gibi insan,nadir bulunan bir Ingiliz:).Ayricaligima bakarmisiniz,kac kisi isinde hem dost,hem is arkadasi,hem de patronu ile...

Kahvaltida,kahvalti muffini vardi,muffin gibi gozukmeyen muffin,muffinin kabarmamisi...Ben yapmadim tabii ki,henuz listemde degil boyle birsey...Ama icindeki benden,mantarli,tereyagli yumurta,bol taze cekilmis karabiberli...

Soframiz,oyle cok ozel degildi,en sadesinden,bir nevi her zamanki gibiydi,hani pisiresim geldigindeki hali iste:)Bolca sebze,karides kokteyli ve firinda levrek...Yanina bir kadeh Chardonnay...Sonrasinda browni,dondurmali olucak tabaklarimizda...

Bir adet dondurma makinem,bir adet de cikulata selalem var:)Patronuma surekli derdim ki,surda bir nutella ya da herhangi bir cikulata selalesi olsa,gelip gecerken ekmegimizi,meyvemizi bansak,ya da Ferrero Rocher agaci olsa kahve makinesi yaninda,surekli buyuyen,cikulatasiz kalmayan:) Kadincagiz bikti da cenemden, aliverdi sanirim<3

Bunun disinda,bir an once izlemek istedigim DVD'lerim ve okumak icin can attigim iki kitabim var.

Kendinize iyi bakin,harika bir haftasonu gecirin dilerim.

Bana Boyle bir hediye verenin...

bana boyle bir yeni yil hediyesi verenin,kafasi parcalanir aldigi hediye ile...

iki seneyi asmismis bu urun piyasada olali,cok satali vs...odullere layikmis falan filan.herkes pek sevmis,pek ister olmus..icinde bir dolu kitap depolaniyormus..mish mish da mish mish...

BULLSHITTTTT DIYE bagirasim var benim boyle seyleri gorunce..tamam iyi guzel teknoloji,bakiniz ben artik facebook'a dua eden bir insanim,gurbetligi yakin ettigi icin bir nevi,ama tabii benim facebook'um kerhaneye donmedi henuz,donmez de,oyle onun suyu,bunun busu yok icinde,sadece can dediklerim..hee kendi kendimize,tek kollla fotograf da cekiyoruz artik,annemiz hergun gorsun diye,o baska.o kadar kroluk cileksuyu'nda da olur.. sonra iphone,gozunu sevdigimin telefonu,nasil da giciktim ilk piyasaya ciktiginda,is kadinimiyim ben ne alaka derdim,ama ohh iyi ki var...

nerden nereye geldim ama konu konuyu acti..

oylesine goruyordum ben bu urunu,gecen gun musterilerimden birisi soyleyince kizkardesine yilbasi hediyesi kindle aldigini soyleyince,oyle hediye mi olur dedim.oyle kitap mi okunur.yok dedi,cok iyi,pek sevindi,hem tatile gidince de yaninda dunya kadar kitap tasimasina gerek yok dedi..ne kadar zamanligina tatile gidiyorsa artik..sanki sevismekten,gezmekten,icmekten,vs'den 10 kitap okuyacak,her gune bir kitap..

kitap okumak,dunyadaki en guzel aliskanlik..oyle bir aliskanlik ki,parcaniz bir sure sonra,okumadikca kendinizi eksik hissedersiniz bir sure sonra,az da olsa okuyasiniz,baska alemlere dalasiniz vardir hep.sonra guzel cumlelerin altini cizersiniz,paylasirsiniz,ya da kitabi oyle sevmissinizdir ki,yerini bilirsiniz,nerde ne yazdigini,kitapliginizin tozunu her aldiginizda,eliniz o cumleleri,daha dun okumussunuz gibi buluverir...sonra arada aglarsiniz belki,agladiginizi hatirlarsiniz,ya da gozyasi izi gorursunuz sayfada,ya da bir cumle size,sizi okutmustur yanina isminizin bas harfini yerlestiriverirsiniz,ya da "babam" dersiniz mesela,cunku o kadar guzel kelimeler ayni,babanizdir...

boyle okudum ben kitaplarimi senelerce,hala boyle okuyorum...kivirmaktan,cizmekten sayfami pismanlik duymuyorum,geri alicagimi bildikce paylasmaktan cekinmiyorum.

ama soyle bir icat,benim tuylerimi diken diken ediyor,bu kadar da digital olunmaz ki ya..olunmamali..yakinda sadece sanal opusup,koklasip,ozlem giderip,sevisicez sanki.sanal mum da yakariz,sanal sarap bardaklari en parlagindan,icinde bir guzel kirmizi,cheers yazariz ekranlara,yada bardaklari ekranlara tokustururuz video gorusme yaparken.boyle kalabalik olmiycak ortamda,masraf olmiycak,pislik yok,ertesi gune toparlamak yok vs...

ne biiilim,boyle iste,diyceksiniz ki sen ne anlarsin teknolojiden,anlasan o kamerayla,bilgisayarla neler yaparsin,sadece temel bilgilerle bilmek yetiyormu hep ayni,hep ayni?o kadar kurs cart curt bosuna mi?

ne deseniz haklisiniz..bir gun teknoljik kapasitemi cok gelistiricek bile olsam,ben boyle hediyeyi vereni parcalarim...

bu arada,bir nefes istanbul,cok guzeldi,cokkk..sakin oyle bir kitabi kindle da falan okiiim demeyin,valla bozusuruz...

unutulmaz olsun,yilin son gunleri dilerim...saka maka kac gun?

Firinda besamel soslu karidesli spaghetti

Firinda Besamel soslu,karidesli somonlu spagetti...

Sanirim balik,makarna ya da balikli,deniz urunlu makarda hep benim specialim olucak birileri geldiginde,makarnaya ve baliga olan askimdan dolayi.Cevremdeki tek pescateryan benim,ama kimse de et delisi degil.Hani ben ne kadar onersem de et pisirmek icin,illa ki hepimizin yiyebilecegi birsey olsun diyor dostlarim ben de en sonunda,balikli birseyler yapiyorum,hic olmadi kurufasulye gunu ilan ediyorum:)

Gecen haftasonunun menusunde idi somonlu firin spagetti.Orijinal tarifte,dumanlanmis somon kullanilmis.Benim dumanlanmis hic bir ture sempatim olmadigi icin,4 adet orta boy somon filet kullandim.Makarnaya katmadan once,az yagda onlu-arkali,uzerleri kizarip,renk degistirene kadar 4er dakika kadar kizarttim.Pismeye yakin,iki paket karidesimi de kattim,hafiften onlar da pistiler.

Sonrasi tahmin ettiginiz uzere,bildigimiz,besamel soslu,firin makarna iste.

Ben tarifi orjinalindeki gibi paylasmak istiyorum,dumanlanmis somonlu olarak.Benim gibi sevmeyenler ise,benim yontemim ile deneyebilirler,pisman olmiyacaklardir.

malzemeler:6 kisilik

• 70 g tereyagi+yaglamak icin
• 350 g spagetti
• 200 dumanlanmis somon baligi
• 280 g karides
• 115 g permesan peyniri,rendelenmis

Besamel sosu icin:

• 55 g tereyagi
• 55 g un
• 500 ml sut
• 1 adet defne yapragi
• tuz,karabiber,toz muskat(severseniz biraz da tarcin tavsiye ederim,ben tum besamel soslarima katiyorum artik)

Yapilisi:

• Firin tepsinizi yaglayin,bir kenara koyun.
• Az tuzlu suyu,kaynamaya birakin,kaynadiktan sonra makarnanizi katin,8-10 dk yumusayana kadar pisirin.Suzdukten sonra,55 g yaginizi makarnaya yedirin.
• Spagettinin yarisini tepsinize koyun,somonu ve karidesleri uzerine yayin,besamel sosun yarisini dokun,biraz da permesan rendesini yayin.Kalan spagettiyi ve besamel sosu yayip,uzerine kalan permesan peynirinizi gezdirin.Kalmis tereyaginizi da uzerine koyup,onceden isitilmis firinda,180 derecede,pisirin..

Not:besamel sosu yaparken,sutunu,mikrodalgada isitmanizi oneriyorum,boylece kavrulmus unlu tereyagi puturlesmiyor.Sutu,yavas yavas ekleyip,cirpici kullanirsaniz,daha da iyi bir sonuc alabilirsiniz.bu benim artik butunlestigim bir yontem,zira ilk besamel sos yaptigimda aglamistim o puturlerden dolayi:0)

Londra yine kara teslim bu Cmt gununde.Kapidan disari ciktik,Hyde Park'a gitmek uzere,dostlarin cogu bizim buralardan Londra'ya coluk cocukla gitmekte zorlanacagi icin,son anda,vazgectik ekipce.Guzelim karin,guzelim planlari iptal etmesine sinir oluyorum acikcasi,ama oyle bir sehir ki Londra,kar altindaki o keyif,donus yolunda iskenceye donusuyor ve inanin ki guzelim ruh haliniz,bir canavara donusuyor.Halbuki nasil da heyecanliydik hepimiz.

Velhasil,Hyde Park,Winter Wonderland yerine,en yakin supermarkete yuruduk ve saraplarimizi depoladik en azindan,film keyfi yapip,kalan hediyelerimizi paketleyecegiz.

Onumuzde uzun bir noel ve yeni yil tatili var tum kislik harika diyarlari kesfetmek icin:)

Keyfiniz eksik olmasin.

what a feeling,is believing....

**kendi kendime yeni adetler gelistiriyorum ben,kendi kendime ugurlu buldugum,olmazsa olmaz dedigim,takintim haline donusen...

**her yil,yenisini karsilarken,en az bir sus aliyorum agaca,sanki gelicek yil daha bereketli olucakmiscasina...koleksiyon edindim kendime,ben antikalasirken,suslerim de antiklassin,ardimdan en sevdiklerime birakilsin diye dusunuyorum hep nedense..

***usteki susu yeni aldim,camdan..Emil cok begenince,ona verdim,canim arkadasimla doya doya baksinlar diye..benim ugurum onlara gecsin..:)

***bu sene yeni agacimiz var..benden uzun:) tepesinde yildizi var,kelosh begendigi icin ...:)

***her yil,agaci suslerken mutluluk ve umutla beraber,huzunde basiyor icimi nedense..bugun okudugum dergiye gore,aralik ayi,depresyon ayi imis,yeni yil oncesi...kafalarda bir dolu tilki dolanirmis...okunan haberlerin de bunda katkisi cok buyuk tabii...insan, bazen mutlu olurken bile dusunuyor...

***firina girmeden onceki,isvec peynirli mantarlar ve somonlu karidesli spagetti firin makarna...tarifi gelicek...

***mutfak bitmis olsa da,benim isteklerim bitmiyor...yeni bir havalandirma,firin ve magnet board alasim var..istekler bitmiyor,sirtima yuk oluyor,yapana kadar beni geriyor...hic birsey istememeyi cok isterdim...

***patlicanli olucakken,secilmis patlicanin bozuk cikmasi sonucu,havucla yapilan,zeytinli,kaparili kereviz sapi...

****ne zamanki asiri heyecan yapsam birsey icin,icimde patlar,hayal ettigim gibi olmaz..dun de aynen boyleydi,patlicanim bozuk cikti:( besamel sosum,ilk seferinde puturlu oldu,tekrar yaptim,sanki ilk defa yapiyormusum gibi,zira ilk yaptigimda oturup aglamistim puturlu olup da malzememi ziyan ettim diye..

***velhasil,hormonlarim yerlerde surunuyor sanki menopozdaymisim gibi,surekli aglamakliyim ben..x factor'deki rebecca bile aglatabiliyor ve ben onunla,sanki benim akrabammis gibi gurur duyuyorum,kazanmasini dort gozle bekliyorum.ki ben boyle programlari izlemezdim,ama nice rebecca'lari ortaya cikardigi icin,takdir ediyorum sanki...

pozitif olsun yeni haftamiz...aglamadan kacarim ben...

kar,beni aciktiriyor...

aslinda surekli tikinmak icin bahaneye ihtiyacim yok benim ama kar sanki buyuk bir sebep..ne de olsa karda daha cok enerji harciyoruz,uzerinde yurumek hic de kolay degil ne de olsa...

yogun kar altindayiz son uc gundur,Londra merkezde pek birsey yok belki ama,sehrin guney dogusu,Kent'e dogru,kar ile pek bir hasir nesiriz...sabahin bese ceyrek kalasinda kalkmak oldukca zorlasmis olsa da,tertemiz bir kar uzerinde yurumek,mikroplardan arinmis havayi solumak buyuk bir keyif...

sardunyalarim yine acmak uzereydiler ki,kar altinda kaldilar...

ilk fotograf da bizim sokagimiz,cit cikmiyor bugunlerde,her zamankinden daha sakin:)

bu sefer sansliyim ben,otobus hattimda bir sorun yok,biraz gecikme disinda..sanirim biraz da olsa ogrendiler kar ile basa cikmayi,hos kapatilan havaalanlarini,iptal edilen tren seferlerini katmiyorum...ben nadir sanslilardan biriyim ama cogunluk sikinti icinde,5 saat yuruyerek evine giden insanlar duydum musterilerimden..

hayat devam etmeli,guzelim kar zevkten,iskenceye donmemeli,Isvec gibi karla ic ice ulkeler nasil basa cikabiliyorlarsa,ingiltere de cikmali,isine giden insanin gununu iskenceye dondurmemeli..bazen vatandaslara uzuluyorum gercekten,her iki ulkemde de,bosuna mi vergiler,calismalar diye...

yeni musluklarimizi pek sevmekteyiz:)

yamuk bir kitapligim vardi benim Pisa kulesi gibi...agirliktan,sol tarafa cokmekteydi,incecik,kiytirik bir tahtadan,gecen gun cope attim onu,gozume verdigi rahatsizliktan dolayi..simdilik kitaplarim yerlerde ve ben daginik goruntuyu pek seviyorum,sanki oda ferahladi yamukluk gidince:0) gordugunuz beyaz sandalyeyi de catida buldum uzun zaman once,beyaza boyadim ama hala ayak uclarinda pas var,halletmeliyim baharda...

lily surekli elvis'e kuyruk salliyor,dibinden ayrilmiyor...Elvis cok cool,hic sexle alakasi yok,aslinda hicbirinin yok,zavalli Lily,3 erkek arasinda kalakalmis ama icraat yok:(

boyle romantik romantik kari seyrediyorlar,arada mirlasip,koklasip,yalaniyorlar...

ne de olsa hersey seks degil degil mi bir iliski de?

bu haftasonu sicak sarap yapicam ve beyaz puantiyeli kirmizi fincanlarimda sicak cikulata icecegim.annemin ordugu battaniyeye sarilip,cok zevkle okumakta oldugum kitabimin icinde yine kaybolacagim...

yoga ve temizlikten bahsetmeme gerek bile yok artik sanirim...

ne yaparsaniz yapin,keyfini surun...hee bir de sonrasinda sarilip uyuyamayacaginiz insanla da sevismeyin...( okudugum kitapta geciyor,kadin olarak)

:) su gulumsemenin yanina bir de kalp yapabilsem cok sevinicem ama bilmiyorum nasil yapilir:(

mutfak,iscilere teslim...

iki haftayi gecti isciler evi isgal edeli...biz daginiklik ve toz icinde yasayali.

esyalarimiz birbiri ustunde..neyin nerde oldugunu bilene ask olsun..annem burda olsa,kesin oturma odasi ortasinda panik atak gecirirdi herhalde...

bu daginiklik,isgal,insanin sinirlerini de gerebiliyor kimi zaman..iki kadin,4 kedi,iki odali evde tikisik tikisik zormus,tavsiye etmiyorum tadilati, evin icinde yasarken kimseye,ki inanin ki cok minnettarim yenilenmeye.ama zor,en cok kedikciklerimi dusunuyorum,en azindan biz isteyiz gun icinde,ama yavrularim bir odada tikalililar...hos tavirlarinda,hallerinde bir degisiklik yok,hala uzerimize yapisiklar tv saati:0)

mutfagimiz artik rengarenk olmiycak:( hani sanki bensizlikten cikicakmis gibi geliyor su aralar,henuz bitmeden ben oyle bir kanaatteyim nedense.ama hani,son dokunuslari halledince sanirim,biraz daha alisirim yeni haline..ne de olsa en sevdigim renkler hakim olucak yine,bu sefer en sadesinden,antika tabaklarimi yakistiramayacagim bir mutfak olucak...siyah,beyaz ve kirmizi aksesuarli..ne de olsa,uc kurus fazla olsun kirmizi olsun diyenlerdenim ben..kirmizisiz bir ben,bir ev dusunemiyorum hic bir zaman...

renkli mutfagimdan cikan son yemegimdi balkabagi icinde,sebzeli bulgur pilavi..elimdeki malzemeleri kullandim sadece,olcusuz...balkabaginin rengini,seklini,tadini pek seviyorum ben,bu mevsimde illaki yememiz gerekenlerdenmis kendisi..

boyle iste,yine olcusuz bir yemek goruntusu size,tarifsiz..bir cogunuzun,leb demeden leblebiyi anladiginizi dusunuyorum yemeklere gelince,o yuzden yazmaya bile gerek duymuyorum:)

harika bir hafta diliyorum...mutlu olun tatil sonrasi...ben temizlik yapacagim gunler icin,gun sayiyorum,evimin kokusunu ozledim..

uzun zaman sonra mimlenmek....Bir Nefes Istanbul...

blogu ilk actigim zamanlarda beni cok heyecanlandirirdi birinin beni mimlemesi,kendimden bahsetmek,ufak da olsa detaylarimi belirtmek...zamanla,aklimdan neredeyse her geceni paylastigim icin,verilen mimlere tesekkur edip,cevaplamaz olmustum...

bu sefer,cevaplamadan edemiyorum cunku son zamanlarda zevkle takip ettigim blogun yazari,beni kitaplar konusunda mimlemis,kitaplar olunca konu,paylasmadan olmaz degil mi?

mim'e gelince,

"İşte bu keyifli mimin konusu:



Kitaplığınızın karşına geçin. Gözlerinizi kapatın. Derin bir nefes alın. Elinizi kitapların üzerinde gezdirin ve birini seçin. Şimdi gözlerinizi açın. Bir kitap seçmiş durumdasınız. O kitabı satın aldığınız ya da hediye gelmişte olabilir anı hatırlamaya çalışın. İlk kez okuduğunuzda neler düşünmüştünüz, hatırlayın. Şimdi sayfaları şöyle hızlıca bir dolanın ki, kitabın kokusu burnunuza gelsin. Evet, ne güzel bir koku bu! 55. sayfayı bulun. Sayfayı tekrar okuyun. Sayfadan bir paragraf seçin ve mim konusu olarak bunu blogunuza yazın. Daha sonra siz de arkadaşlarınızdan üç tanesine cevaplaması için gönderin.

Mim Kuralları:

- Mimlenenler mimi cevaplamak zorundadırlar, mim bozulamaz.

- Mimin bozulması teklif dahi edilemez.

- Mim yalnızca 3 kişiye gönderilebilir.

- Karşılıklı mimlemeler yasaktır.

- Mim, her bir blog için sadece bir kez cevaplanabilir.

- Mim kurallarının ilk 6 maddesi değiştirilemez."

Pisa kulesi gibi,yana dogru yatmakta olan kitapligimdan elime gecen kitap,henuz okumadigim,okumak icin can attigim,Bir Nefes Istanbul.Sevgili Dilara onermisti bu kitabi uzun bir zaman once,ben de not edip,Sevda'ma siparis vermistim gelirken,sagolsun kirmamisti,hediye oldugu icin daha cok degerli olan ve sevecegime cok inandigim bir kitap benim icin.

55.sayfa'dan sectigim paragraf ise soyle diyor:

otopark'tan acik otoparka dogru kivriliyoruz.burnum cama yapismi girdigimiz alani kavramaya calisiyorum.gucci,boss,lousse vuitton,prada..devasa virinler,baska bir istanbul'dayim.bir saat onceki cihangir'in havasindan oldukca farkli,sosyetik,zengin,sanki istanbul degil de londra,paris havasinda bir atmosfer.gozlerimi markalardan sokaga indirdigimde farkli bir populasyonu izliyoum.istanbul'un icinde ayri bir dunyanin icindeyim.iyi giyimli,bakimli bayanlar,erkekler,global bir profil.global bir profil diyorum cunku istanbul'da oldugumu hissettiricek dokusal bir ayrinti yok.....

devami var bu pragrafin,oldukca uzun ve oyle guzel tasvir etmiski Istanbul'u,bir an once elimdeki,beni gercekten baymakta olan Vadideki Zambak'i birakip,baslamak istiyorum o guzel satirlar arasinda kaybolup,Istanbul'u hissetmeye,hazir Istanbul'uma gitmeme sadece 8 hafta kalmisken...

Sevgili Ece'ye tesekkur ediyorum oyle guzel bir mimi paylastigi icin...

ben kimi mimliyorum peki,ilk gozagrilarimdan,gercek bir kitapkurdu olan Sibel'i,kitap secimlerine oldukca guvendigim Dilara'yi,yine bir kitapsever olan Zeynep'i mimliyorum,kabul ederlerse...

Hepinize mutlu bayramlar...Nice guzel paylasimlar dilerim..

portakalli kereviz,pekala kereviz corbasina donebilirmis...

bir kere,kerevizi yapabilmek icin,gercekten pek bir sevmek lazim..kokusunu ozellikle,tadini da tabii ki..cunku kereviz soyabilmek bir marifet bence,tabii ki sabir isi...kocaman sebzeyi soymasi zor,benim gibi kucuk elliyseniz...sevilince iste,dikenine katlaniliyor bir sekilde..

ilk kerevizi,kankim yaninda yapmisti annem,kankim yapraklarini da koy ayse teyze demisti,kokusu iyice yayilsin diye,limonu bol olsun..o zamanlar icine portakal suyu katilacagi hic mi hic aklima gelmemisti.

ben bu sefer icine,elma da ekledim,portakal suyu ile beraber,suyunu fazla kacirdim bu seferlik belki ama,yine keyifle yedim..narenciye tadini,kokusunu seviyorum cok.portakalli pirasayi da cok sevmistim.portakalli kereviz de ayni sekilde yapildi,soganli olaraktan ve elma eklendi..iyiki eklenmisim,kanimca pek yakisti...

tabii soguk gunlerde,soguk yemek yemek ben yine baydi,kalan yemegimi blendirdan gecirip,biraz daha su ekledim,limon suyu ile beraber,afiyetle tukettim..sicak sicak..

boyle iste,olduki degisiklik isterseniz,bir yemektten,iki cesit cikarayim derseniz diye paylasmak istedim.

iyi haftalar olsun..

pirasali mercimek corbasi...

soguk sonbahar gunlerinden biriydi ben bu corbayi yaptigimda.amacim dolabimda kalmis pirasami degerlendirmekti,cunku zeytinyagli yemek istemedim soguk soguk,halbuki ne cok severim,bol limonlu.

koskoca tenceremi dolaptan cikarip,malzemelerimi dograrken kendimi tatli cadi gibi hissettim,ne bulursam katmak istedim corbamin icine,olcuyu cok kaileye almadan,en sevdigim corbalardan esinlenerek...(ki onlar icin isterseniz tik ve de tik.) cocukken halamin mutfagindaki halim geldi aklima nedense,amac pisirmeden sadece karistirmak,vakit gecirmekti..yeni gelin olaraktan ne sabir varmis halamda inanamiyorum,mutfagi birbirine katmistim:-)

evde,corba kaynamasinin ayri bir keyfi var kanimca,hani insanin icini isitan,yumusatan...camlari buharlastirip da,uzerlerine kalp cizdirme istegi uyandiran...rahatlatan... piserken,mis gibi kokularin yayilip da,taze ekmegi icine bandirma istegi...corba sezonun ayri bir tadi var,sicak sicak...

malzemeler:

• 4 adet temizlenmis,minikce kesilmis pirasa
• 2 adet orta boy pirasa
• 3 adet minik havuc,kucuk dogranmis
• 1 su bardagi kirmizi mercimek
• 5 su bardagi su(kaynatirken katmak icin,blendirdan gecirdikten sonra katilastigi icin 1,5 su bardagi daha eklemeniz gerekicek,corba kivamini yakalamak icin)
• 1 tutam toz karanfil
• bir tutam tuz
• 1 tutam karisik baharat
• 1 kasik salca
• zeytinyagi,benimki acili zeytinyagimdan idi
• 2-3 adet,pisirdikten sonra cikarmak uzere defne yapragi
• isterseniz,1 tatli kasigi worcestershire sosu
• 1 adet limon

yapilisi:

sebzeler temizlenip,kucuk kucuk dograndiktan sonra salca ile yagda hafifce kavrulur,suyu ve baharatlari,sosu eklenip,sebzeler yumusayana kadar kaynatilir..yumusadiktan sonra,blendirdan gecirilir,katilastiysa biraz daha su eklenir ve uzerine kirmizi biber,yanina taze ekmek ile servis edilir..isterseniz,uzerine yag yakabilirsiniz,ben yapmadim cunku,yediklerime dikkat etmeye calisiyorum:)

en son okudugum kitaptan ,begendigim bir kac cumleyi paylasmak istiyorum,

**gulumseyisinin kenarina takilip onunla disari cikmak istiyorum...

***kelebegim,kelebegim,kanatlarinin tozlarini uflesem,bir daha ucamazsin.ama ben sana bu kotulugu yapamam,cunku bende ucmayi severim...kelebegim,kelebegim,hahifligini ve renklerini bana ver,sana sans vereyim,sansin varsa ne renklerini,ne tozlarini kimse alamaz....

****kotu seyler dusunme,yoksa seytanlar gelir,kotulukler oluverir...yardim et sen bana,meleklerini cagir,kanat taksinlar bana,ucayim onlarla ben...

hayirli bir kasim ayi diliyorum hepinize,dilerim sizde yapraklarin,kitaplarin,corbalarin keyfini suruyorsunuzdur,herseye ragmen.