21 October, 2015

Okudum,bitirdim....



33.kitabım Şu Çılgın Türkler'i okurken araya aldığım iki kitaptı yukardakiler.Şu Çılgın Türk'ler 35.sıraya indi,zira kendisi ile savaşmaktayım.Son 100 küsür sayfayı 29 Ekim'e dek bitirmek niyetim.

Elimdeki kitapla ilişkim pek iç açıcı olmayınca(9 Eylül'den beri elimde) araya iki kitap daha alayım dedim,sanırım 3 ya da 4 kitap okudum arada,hal böyle olunca Şu Çılgın Türkler'i bitirmem gecikti.

Velhasıl,Tehlikeli Sevişmeler'i adından dolayı okumak istedim,Serap'cım getirdi. Nedim Gürsel'in Ayşe Arman ile röpörtajını okuyunca ilgimi çekti.Ben kendi çapımda her şevişmenin az da olsa bir tehlike içerdiğini düşünüyorum,kolay değil ruhen-fiziken teslim olmak bir insana,hele ki bu zamanda.Okudum,ille de tavsiye etmem,değişiklik için buyurun diyebilirim.İçinden çizdiğim ise:teşbihte hata olmaz demişler,yalan.bu benzetmeler,bu metaforlarla dolu dünyada yalınlık kimin umrundaydı?hiç kimsenin.aşk da,şaka değil,bir coşku,sevinç ya da bela da değil,evet,aşk da bir metafor gibi yaşanıyordu."gibi"lerle.hayatın "gibi"lerle renklendiği,güzelleştiği,anlam kazandığı inancı yerleşmişti bir kez.

Trendeki Kız'a gelince,o kadar çok gözüme çarptı ki ilk çıktığında,hatta kuzenim bile mesaj attı,adından dolayı bana almak istemişti:) Ben de okumak istediğimden emin olmadığım için hayır demiştim,İngilizcesini burda okurum okursam diye.Sevgili kindle'ımı İngilizce kitaplar için kullanmaya başladım,hatta kendisini sever ve takdir eder oldum-seneler önce kendisi ile yazdığım blog yazısına pişmanım bile diyebilirim:(-

Trendeki Kız,polisiye,biraz gerilim,aşk,ihanet içeriyor.Kimisi Gone Girl'e (kayıp kız)kıyaslamış,ben okumadığım için yorum yapamayacağım ama filmini sinir olarak izlediğimi hatırlıyorum.Trendeki Kız'da benim için sempati duyabileceğim bir karakter bile yoktu,yine katili ilk sayfalarda çözemedim ama süpriz olmadı:) O kadar basit ki yazı dili,hemen bitiyor zaten,bir de bir an önce sadede gelmek için okuyasım geldi,kafa dağıtmak için okumak isterseniz tavsiye ederim.Bu kitapla,polisiye,macera gerilim tarzı kitaplar okumayı özlediğimi fark ettim,en yakın zamanda Agatha Christie okumak istiyorum.Tavsiyeniz var mı bu tür kitaplarda? Benim için,Ahmet Ümit'in  Patasana'sı,Bab-ı Esrar'ı,Da Vinci Şifresi,Ejderha Dövmeli Kız serisi en sevdiklerimdendir.

Hepinize güzellikler ile dolu bir hafta ortası diliyorum,çözemediğiniz problem kalmasın❤️

2 comments:

  1. Bu sabah Yeşim Cimcoz'un yazı atölyesindeydim. Kendisi nefis bir insandır, candır. İçinde öyle bir şey taşır ki tarifi mümkün değildir. İhtiyaç anında ortaya çıkar, yarana merhem olur. Modern şifacıdır kendisi. İşte bugün ordan burdan konuşurken bir arkadaşım ''Trendeki Kız''dan bahsetti. Ona da bir arkadaşı kurgusu çok güzel, sana o anlamda iyi gelir bu kitap demiş. O da alıp okumuş. Kafamda kendi yazdığım romanla ilgili sorunlar vardı, o kitabı okurken aydınlandı dedi. O da senin gibi hemencecik bitecek bir kitap diye tanımladı kitabı. Ben de merak ettim ama okumayı düşünüyorum. İngilizcesini mi okusam acaba diye düşünüyordum. Şimdi burada karşıma çıktı kitap.
    Bu arada Nedim Gürsel'i çok severim. İki gün önce Feridun Andaç'ın sorularıyla bir söyleşi yaptı Feridun Hoca ile Nedim Gürsel; lakin Bursa'da. İçim gitti vallahi, keşke İstanbul'da olsaydı diye geçirdim içimden.
    Öpüyorum seni çok.

    ReplyDelete
  2. Ben bu yoruma uzunca bir cevap yazmıştım,blogosferde kaybolmuş sanırım Özlem'cim :( umarım sizin oralara da uğrar NEdim GÜrsel,bu kadar sevmeye pozitif enerjin ile çekebilirsin sanırım:)

    ReplyDelete