26 February, 2007

selammmm,trabzondan:)


hayir.hayir trabzonda degilim,yine ne zaman giderim belli degil.zaten yeni geldim degil mi?...ama bugunlerde benim cok gidesim var..icim icime sigmiyor,cilginliklar yapmak istiyorum...enerji fazlaligi yasiyorum sanirim ve dondugumden beri bu duygudan kurtulamiyorum...


parasutle atlamak istiyorum,jet-skiye binmek istiyorum...cigliklar atmak istiyorum...bir de yunuslarla yuzmek istiyorum...daha bahar gelmeden,ben bahar sendromu yasiyorum...


hani hersey gayet duzenli,yolunda ilerliyor...belki de ben bundan sikiliyorum....iste boyle duygular icindeyim,yukarda saydiklarim disinda hicbirsey yapasim yok ama yapiyorummmmmmmmmmmmm...keske soyle istedigim herseyi,istedigim anda hic birseyi dusunmeden hareket edebilsem...ama olmuyor iste,verilen sozler,sorumluluklar izin vermiyorrrr...ben de oyle hayaller kurup konusuyorum iste...ama buna bir cozum bulmam lazim yoksa ben sinir cigliklari atmaya baslayabilirim...
1.fotograflar:Yomra'nin yukarilarinda Cazi deresinde cekilmistir...ordaki guzellik abidesi,kesanli da benim ananemdir,sayisizca mandalina yiyen,sobanin karsisinda..alabalik cok guzeldi,sanirim ben 6 tane yedim,yaninda ekmek ve bolca salata ile:)cok istahliyim ben ya..bu da sorunlar arasinda....
2.fotograflar:Trabzon merkezde,sahile dogru,Ganita cay bahcesidir..gazetecilerce pek sevilir...gunesli gunde soguk bile olsa orda olmanin keyfine doyulmaz:) birden koyden asagi yururken ki manzara..findik agaclari pek belli olmuyor.
3.fotograflar:marifetli teyzelerimden birinin,kendisinden bir dolu tarif aldim yayinlamak uzere fotografladim,ama simdi tarifleri bulamiyorum,o yuzden el emegi goz nuru kurdele nakislarini sunuyorum,tarifleri bulunca paylasicam.zaten blogcum yemek blogu disina cikiverdi yine...

4.fotograflar,misir corbasi,fasulye tursusu kavurmasi,sebzeli kavurma ve de bizim minzi dedigimiz koy peyniri ve tereyag karisimidir,kahvaltiya cok yakisir,bolca kilo aldirir...
simdilik benden yine bu kadar..kendinize iyi davranin....ben bu aralar mumin sekman'in "hersey seninle baslar " adli kitabini okuyorum,zevkle de olsa,hala bitiremedim incecik kitabi,cok yavasim bu aralar...bir de ucakta gelirken bir cirpida ahmet umit'in "ninatta'nin bilezigini" okudum..cok romantikti...kardesim tavsiye etti...
hee birde nelly fertado'nun albumundeki 7.sarkiyi ben cokkkkkkk seviyorum....
ya biri beni kulagimdan ceksin ya da biri beni toparlasinnnnnnnnnnn...sevgiyle kalin...


15 February, 2007

bodrum,halam,biz:)

hani der ya sarkida,"kac kisiydik o zaman,kac kisi kaldik simdi..." dagaldik,ama azalmadik,cogaldik biz....yeni guzellikler eklendi hayatlarimiza,yeni mutluluklar,cok sukur ki basa cikabildigimiz sikintilar...



en son bodrum'a universite 2.sinifta gitmistim ben,gumbet'te all inclusive bir otelde kalmistik,ogrenciligin ayricaliklarindan faydalanarak...guzeldi bodrum,hep ayri bir yeri vardi..cocukken dolandigim sokaklar ayniydi,ama bostu..kendini yerlerden yerlere atan sarhos kizlar yoktu,ya da acaba bu aksam kimi gotursem diyen erkekler..lokma kokulari da yoktu..halikarnas'in onunde uzun siralar da...meydandaki kafe duruyordu,eskiden sandwich barimsi kafe olan...
heryer ev olmustu,bembeyaz ama cogu bakimsiz olan evler...pembe ciceklerden-begonvilmidir o??- sadece bir evin balkonunda gordum kis olmasina ragmen...ilikti,yagmur da cizeledi son gun biz mudo'ya dogru yururken..tabiiki deniz hala isil isildi,ici gozukuyordu,kumlarin uzerindeki kafede,denize nazir sabah kahve keyfi de yaptik halamizla..gunes tepemizde,kis gunu montsuz...
pazara gittik,doner yedik hemen kosedeki donercide,ekmek arasi,yarim..enfesti,enfes..cakir ali idi galiba oranin adi...pazarda karanfilleri ince ipe dizmisler,aralarina da mavi boncuk koymuslardi,cok cici idi...buzdolabi miknatislari cok pahali idi,ama sagolsun halamin tanidigi sayesinde daha bir ucuza aldik,ayakli fotograf albumu buzdolabimiz icin..
ama benim icin en guzeli halam ve ailesi ile olmakti...kendimi o kadar keyifli hissettim ki anlatamam...o kadar kendi evimde hissettim,nefis cipura yedim...bolca kahve ictim..

bodrum'da zaten cok guzel manzaralar yakalanir bilirsiniz ne kadar tas duvarlarla dolu olsa da ama ben en cok halamin el emegi,goz nurlarini sevdim...yaraticiligini konusturmasini,mucadelesini...ufacik seyleri degerlendirip,bence ortaya harika eserler cikarmasini..bu gorduklerinizin hepsi BENIM HALAMIN MARIFETIDIR..eskiden sacimi keserdi halam,bitlenince,bitlenmeden...ya da kazak orerdi kahverengili...simdi daha guzel seyler yapiyor..patchwork ne demek ben ondan ogrenmistim seneler once,ceyizime bile vermisti sagolsun...bu arada aynayi da kendisi boyamistir,disarda buldugu tahtayi bu hale getirmistir beceriklim benim...ama sunlarin icinde en guzeli bana verdigi tablodur,su anda kitapligimin uzerinde asilan,yesil cerceveli-yeni rengim yesil ve mor bu arada-..belki bir gun onu da gosteririm...nasil ozen gosterttim buraya gelene kadar bir gorseniz sanki van gogh'un sandalyesini tasiyordum...tesekkur ederim havaalanindaki hem yerli hemde ingiliz gorevlilere:)cok gururlandim..bir yandan da dusundum acaba kacak tablo falan goturuyorum sanirlar mi diye:)halamin ilk eseri bende,bir gun belki meshur olursa,en kiymetlisi:)

hepinize cok iyi gunler diliyorum..bu haftada bitti:)

bu arada sevgililer gunu cok ama cok guzeldi benim icin,cok mutlu oldum..musterilerimizi gercekten cok seviyorum ben yawwww...pastadan da denemiyorum,simdilik agiz tadim degismesin diye:)

07 February, 2007

hani bazen....

olur mu bazen size de,akliniz karisir mi,akliniz kalbinizle kavga eder mi...acaba bu sahis kalbi mi,aklini mi secicek diye didisirler mi?...hani herseyiniz varken,cok ama cokca ugrastiktan, onlarca hickirikli gozyasi doktukten sonra,o zamanlar cok istediginiz seyleri elde ettikten sonra,caniniz hala baska seyler ister mi...

mesele biri varken,baskasindan etkilenilir mi..yapilan herseyde o sahis gecer mi akildan...acaba denilir mi..hani acaba bir denesem,hevesim gecer mi..hevesse elde ettiklerini kaybetmeye deger mi?cani yanmaz mi karsi tarafin,kendinin..ya da acaba insan korkudan mi,cekinmeden mi gercekten yapmak istedigini yapamaz.ee o zaman bu zayiflikmidir,kendine saygimidir,kendin icin yapmamakmidir istedigini ya da baskasi icin yapmamakmidir caninin istedigini..

hani evinizde cok guzel bir cikulatali pasta vardir,tap taze,tam istediginiz gibi kivaminda,hem ruhunuza iyi geliyor hem midenize,cunku nasil yapildigini biliyorsunuz,ama disari cikarsiniz en guzel pastanenin onunden gecerken,o pastayi gorursunuz,hergun gozununuzun onunde olan,istediginiz,acaba alsam mi dediginiz elinizin altinda zaten oldugu halde alirmisiniz??bir de belki pastanenin ici ne kadar zarif olsa da cok da iyi degildir pastanin kendisi..belki dokunur yiyince,alerji falan yapar,oyle olunca hem mideye hem ruha zarar gelmez mi???ama boyle insan uzaktan bakinca da kafayi yemez mi??cesaret mi lazim,ya da cesareti nereye kadar kullanmak lazim..tekrar yeni bir baslangic yapmak icin,kalmismidir onceden kullanilan cesaretten,ya da taze mi bitmistir...

falan filan...ama galiba buna acgozluluk ve nankorluk denir...

05 February, 2007

emirgan.....

istanbul'a vardigimda neler hissettigimi anlatamadim heyecanimi dile getirmekten...hersey cok gri geldi gozume,sirf havadan degil,sanki butun binalar yaslanmisti,huzunlenmisti,bikmisti,yorgundu...sadece binalar degil,hava,insanlar,asik suratlar,telaslar..sanki buyuk,telasli bir sehirden gelmemiscesine ben kendimi kaosun icine dusmusum gibi hissettim..belki cok uzun suredir gormedigimdendi...ertesi gunu ilk disari ciktigim yerde tabiiki bostanci taraflariydi..yasayanlar bilirler minubus yolu uzerinde yol calismalari var ve insan o yolda yururken kendini cok kirlenmis hissediyor tozdan dolayi..ama sikayetim yok ne minubusten ne minubus yolundan,bilakis pek eglenirim giderken...



velhasil ilk bir kac gun ben kendimi hic istanbulda hissedemedim,taaki emirgana gidene kadar..emirgan benim kalbimin en guzel kosesinde,en guzel yeri olan tek yer belki de...hani her seferinde cocukluk anilarimi tazeledigim,orda yasamis olmaktan ne kadar mutlu oldugumu hepkendime soyledigim tek yer..kalbimi hep biraktigim,bir gun geri donuceksem,illaki orasi olsund edigim tek yer sanki...

o minicik ara sokaklardan yuruyerek otobus duragina inmek,bogaza nazir otobus beklemek,her seferinde sariyer ya da resitpasa otobusunun ne kadar dolu olduguna sasirmak,bogazdan gecerken evlerin icini gozetlemek...

yukardaki fotograftakilerden 5.sindeki duvar-sag tarafa dogru-,benim bisikletle-mavi bmx'im vardi o zaman ve enistem almisti,cok mutluydum,bir de asiktim arka apartmandaki burak adindaki cocuga:)-yas daha 12 falan:)viraji alamayip guzelce bir carptigim duvar....

emirgan cinaraltindaki cesme,suya gittigimiz yer...emirgan parki,salincagindan dusup dizimi yardigim,gole karsi babaannemin aldigi kagit helvayi goturdugum yer,ya da halamla kuzenimi benim salladigim parka goturdugum,gizli gizli opusen liseli asiklari gordugum yer.birde kucukkkeb beyaz koskte evlenmeyi hayal ettigim yer..

babaannemin terasina her ciktigimda,ne kadar kalabalik bir aile idik,ne kadar bagli bir aile idik dedigim yer,ama simdi bakinca herkesin apayri dunyalarda oldugunu gordugum,ahhh keske dedigim yer....

bir gun bir ev alabilecek olursam,ne kadar eski bir apartman olursa olsun,en alt kati bile olsa ben orada olsun istiyorum..ne kadar dokuntu olsa da hic farketmez ben boyarim..yeterki boyacikoye dogru yuruyim bir taraftan,canim isterse de emirgan tarafina dogru yapayim yuruyusumu..ne de olsa araba kullanmiyorum,daracik sokaklara park etme sorunum hic olmaz...evim manzara gormese de olur,yuruyerek kavusurum manzarama,hem bogazin havasi yeter...

04 February, 2007

istanbul'a varmak.....
cok heyecanliydi,cok guzeldi....kavusmakti...zorla valizimi ceke ceke ilerleyip.acaba cikista ilk once kimi gorucem.kime sarilicam diye dusunmekti..ucakta ne zamandir dinlemedigim turkce sarkilari dinlemekti power fm'in tekrar eden programi ile...
annecimin yemeklerine kavusmakti...zarif sofralarda yemek yemekti..karanfillerle karsilanmakti...gulen yuzlerle,en sevilen dostlarla...doya doya sarilmakti...doya doya yemekti...hamsili pilav varken lahana yemegi yememekti cunku yogurt yenmemeliydi balik yerken.bende lahana dolmami yogurtsuz yiyemeyenlerdenim..zaten artik genc bir kadin olaraktan yogurdumuzu oyle karistirmiyoruz her yemege,kaseden yiyoruz kibar kibar...
bulutlar cok guzeldi bana hos geldin derken...cok huzurluydu..acaba bir gun o kadar yuksekten,bulutlarin icine dalmak nasip olur mu diye dusundum...
hava alaninda ilk beni annemle kankisi gordu..babacim uzaklara dalmis beni baska taraftan cikarken bekliyordu dolayisiyla ilk once annecime sarildim,sonra kalabaliklari yardim ve babacimi buldum:)ilk askim benim ilk..bitanem...

suratimi gormeliydiniz,gulmekten uyustu resmen..babam artik beni gondermiyecegini soyledi,sonra arabada giderken de dedi ki,iyiki bir ay gelmisin,yoksa bir aydan sonra sikilirsin buralarda ...insan sikilir mi sevdiklerinden,yine alisir onceden yasadiklarina ne kadar zor gelse de...sikilmaktan ziyade benim simdi burda olmam gerekiyor..ne zamana kadar bilemiyorum..belki sonsuza kadar...belki de birsey olur ve ben temelli geri donuveririm..iki tarafta da mutlu olabilirim ben ama sanirim su anda burasi daha agar bastigindan burdayim..kismet....

geldim ve hemen pazrtesi tekrar ise basladim...miz miz bir modda idim neredeyse bir hafta boyunca,ister ayriliktan,ister kavusmaktan,ister hava degisiminden diyeyim ama keyfim yoktu,fotograflar hallolmamisti,o yuzden gecikiverdim ben yine...dunden beri daha iyiyim,alismaya basladim normal hayatima,cikiverdim tatil modundan birden bire..

bir de nerden basliyacagimi bilemedim,simdilik ufaktan basladim,sirada daha cok tarif var,manzara var,ani var..yazacagim kalbimden gectigince,bekleriz caniniz istediginde cilek suyu icmeye....