12 February, 2015

Afternoon tea at Cafe Royal



Londra'ya geldiğinizde,Regent Street'de,Oxford Circus'a doğru giderken sağda kalan bir kafe-pastane takılır gözünüze.Vitrin,yılın özel zamanlarına göre en şık şekilde hazırlanır.

Yan tarafı,Hotel Cafe Royal'dir.

Bu kafe pastaneye girip,tuvalete gitmek isterseniz,daha arkadan,başka bir salona çıkarsınız,çok şık bir lobidir orası,sağdan otele,çay saatinin yapılacağı meşhur odaya bağlanan.

(Bu arada sırf o lobiyi görmek için,tuvalete gidin)

Eğer ki,salaş ve şık,geçerken uğrayayım,kısa bir keyif yapayım,zincir kafeler beni baydı diyorsanız burası oturmalık,nezih yer,tatlılar da harika,fiyat karşılanabilir cinsten çok sık olmadıkça.Bir kaç hafta önce Gül Abla ile oturduğumuz Cafe burasıydı.


Ama Londra'ya gidicem,ille de çay saatini özel bir şekilde geçirip tecrübe edineyim derseniz,rezervasyon yaptırırsınız bu otele,asıl kapıdan girer şapkalı görevliler ile karşılanırsınız,önünüze orkideler çıkar,kocaman arajmanlar,mest eder sizi,annenizi anarsınız.

Salona alınmadan,ceketiniz alınır,içeri girişte,şık,uzun boylu,beyaz gömlekli sarışın garsonlar tarafından masanız gösterilir.Saat 12-14 arası,sanırsınız salon sadece size ve ablanıza ait,kısa süreliğine.


Sabah evden çıkarken pembe şapkanızı takıp,sahte gri kürkünüzü giyip,zorlanarak topuklularınızı onurlandırıp,dudaklarınızı en sevdiğiniz rujla itina ile boyayıp hazırlanırken zaten yanlış bir dönemde,zamanda yaşadığınıza söylenirken,bu odaya girince bu duygu daha bir yoğunluk yaratır içinizde.Belki de bugünlerde okuduğunuz Chanel'in hayatının yoğun etkisidir üzerinizde.


Önceden "ızgara odası" diye anılan bu oda,16.Luis Dönemi'ne uygun şekilde yeniden dekore edilmiş.Oscar Wilde bu odada aşık olmuş,Lord Alfred Douglas'a.


Loş,fotoğraflar pek fena.


Ilk demlik çayımız golden caryatid,ikincisi en sevdiğim Earl Grey.

Domuz eti yemediğimizi önceden belirtmiştik.Gayet geleneksel,tipik İngiliz sandviçleri sunuldu,somon füme& krem peynir,krem peynir&salatalık,karides kokteyli gibi...




Tatlı ve scone seçenekleri.




Tuvalete giderken,orda bulunmuş ünlülerin fotoğrafları.Tuvaletlerde beyaz havlu var.



Ve nerde görsem aklıma annemi getiren orkideler.

Sırf ambiyans için gitmeye değer,her ne kadar sandviç ekmekleri biraz dışarda kaldığından kurumuş olsa da.Belki de biz yavaş yediğimizden,kurudular;)

Ablama,muhteşem,unutulmaz geçen iki saat için müteşekkirim.Bir kere burda çaya gelmek isterim dedim,hayalimi gerçekleştirdi.Allah karşımıza,hayallerimize bizim kadar sahip çıkan dostlar çıkarsın.

Iki saat boyunca,kâh konuştuk ,kâh sessiz kaldık,elimizde şampanyamız hayallere daldık,dinlendik.

Sevdiklerinizle,nice güzel günlere diyorum❤️❤️❤️

No comments:

Post a Comment