Son okumalar....

Ne zamandır okumalarımdan bahsetmemişim.Çünkü bana göre biraz kült gelen bu kitaplar elimde biraz uzun kaldı,V.W'u şu günlerde inceliyorum...

Bütün bu kitaplar uzundur listemde idi,açıkcası üçünü de yeniden okumak istiyorum.

Lizbon'a gece treni şahane bir kitap,çok derin bence,Prado'dan hayata dair öğrenilecek çok şey var.Türkçesini okuyup,daha bir sindireceğim içime.Teyzemin de okumasını istiyorum.Filmi kitaba kıyasla biraz eksik kalmış olsa da,izlemeye değer...

Cennetin Kökleri....Morel'in fillere olan aşkına,onları kurtarmak için inancına hayran kalmamak elde değil ama ben o kadar karakter içinde kim kimdi kalakaldım,içinde bir dolu cümle çizdim okurken etkilendiğim ama sonunu anlamadım:( Filmini bulup izlemek istiyorum belki anlarım böylece...

Yılımın 17.kitabı olan Kendine Ait Bir Oda'da geziniyorum şu ara.Küçük ve kısa olduğu için Türkiye öncesi bakayım dedim,Türkçesi de beni zorlardı ama bırakmayacağım,çünkü cümle cümle de olsa beni etkileyen birşey var V.W'da.Satırlarında hep The Hours filmindeki gibi huzurlu Londra sahneleri canlanıyor gözümde nedense.Mrs Dalkoway'de de aynen hissetmiştim.Akıp,uçan bir kitap değil ama okumaya değer buluyorum.Türkçesini okumalı,iyice sindirmeliyim...

Zorlasa da her kitaptan öğreneceğimiz birşey var,kimisini bir kere okumak yetmiyor...

Tatilde iken şöyle satırları kayan,kolay birşey okumak istiyorum.Aklımda bir-iki kitap var,bakalım hangisi olacak;dönüşte paylaşacağım....

Bol okumalı günler diliyorum,okumadan olmaz...