Ne zamandir adam gibi yürümüyorum,hani eskiden olduğu gibi sıkça,10000 adımlara ulaşarak yürümek Fred öncesinde kaldı.
Geçen gün Serap'ın hatırlatması ile astım pedometerımı koynuma,yürüdüm de yürüdüm.Hoş yürüyüşleri gün içersinde bölerek ulaşıyorum o koca sayıya.Zaten günlük kısa mesafeleri yürümeyi saymıyorum da.Gerçi onlar olmasa sanırım yanmıştım ben.
Asıl yürüyüş kendimle başbaşa kalarak,içime ve içinden geçtiğim manzaraya dalarak yürümek ana her zaman mümkün olamıyor işte,zaman ayarlamasını iyi yapmak gerek.
Mesela daha erken kalktım,Fred'i almadım,sadece bahçeye çıkardım gibi.Böylece kendimle uzunca yürüyüşe çıktım,iyi geldi.Tabii ki alarmın çirkin sesine kalmadan,parlayan güneşin inanılmaz etkisi inkar edilemez:)
Mis gibi kokan gülleri de kokladım,okşadım ama koparmadım halbuki nasıl da koparıp kitaplığıma koymak istedim.
Koca saksıya gül eksem olur mu acaba?
Şahane bi hafta ortası olsun,çokça gülün,güllerle sarılı olun umarım
No comments:
Post a Comment