Güle güle 2015 derken....

ÇS severler,işte karşınızda ben,hani en iyi 9'umu,2015'imi pek merak ettiyseniz diye anlatmadan edemedim;)

Bu yıl başında kendime mutfak-fotoğraf makinesi ve IG konusunda meydan okudum.Üzülerek belirtmek isterim ki,çaktım....Sözümü tutamadım...Hiç üzgün değilim.54 yemek tarifi (yılın haftalarını 54 sandığımdan:(,sağolsun Ebru'cum 52 olduğunu öğretti) deneyip,fotoğraf makinemi yeniden elime alıp,paylaşacaktım şahane tariflerimi...Olmadı,mutfak ile ilişkim aşk dolu ama tazelenmesi gereken bir evlilik gibi şu ara;) 

Bunun dışında IG hesabımın kilidini kırmak  istedim,herkes görsün falan.Denedim,açtım kilidimi,sonra yine kitledim,bu kendimle verdiğim bir savaştı,kazandım mı kaybettim mi bilemiyorum.Blog uzantısı olarak gördüğüm IG hesabımı çok seviyorum ama nedense özelde kalmayı tercih ediyorum.Ben hayatımda da kilitli bir kutuyum aslında.Anahtarı teslim etti mi,tam teslim ederim...O yüzden anahtarımı herkeslere veremem.Uzaktan sevdiklerim,yıllardır takip ettiğim blogcular,renk,pozitiflik,kitap paylaşan insanlar her daim takip ettiklerim.Kimi paylaşımdan sıkılıp(aynı kompozisyon,aynı tarz) takipten çıkıyorum,çok sadık olduğum IG'ciler var yıllardır.Aynı şekilde benim de hesabıma girilip,takipten çıkarıldığım oluyor.Hiç sorun değil,artık bir blog ya da IG fenomeni olamayacağımı blogosferde 10 yılı bitirince anladım...

Benim takipçim gerçekten çok özel...gereksiz soru sormayan(onu nerden aldın gibi,hoş kaç defa aldığım şeyi palaştım ki),ihtiyaç duyduğumda bana mail atıp,enerji yollayan...Geçen gün Özlem'e (macerakitabım) dediğim gibi,ödüllü film gibi bloguz-IG'ciyiz biz,anlayana çok değerliyiz:) Belki kendimi avutuyorum ama cidden böyle hissediyorum.Kocasız,asortik evsiz,şık kombinsiz,az gezili,sağlıklı bir yaşam felsefesi ya da elbecerisi olmayan,çocuksuz bir IG ve blog hesabını takip etmek istemeniz sizin şahaneliğiniz.Birazcık iyi geliyorsam kimi insanın bana geldiği gibi ne mutlu bana....

Kaldığım konular bir yana,geçen gün telefondaki fotoğrafları yüklerken,anılarıma bakarken yeniden ne kadar zengin olduğumu gördüm yine.Koskoca bir aile,uluslararası dostlar,sevdiğim ve çok şükür bu yıl ilerlediğim işim...Hoş işim arada boşamak istediğim kocam gibi şu ara...Sonra çok emek verdiğimi görüp kendisi ile ara ara pek savaştığım ve hep umutla,aşkla baktığım sevgilim.Sabır hep en büyük dileğim...

Bunun dışında mabedim evim,kitaplarım ve kıllı bebelerimle müthiş bir aşk üçgeni içindeymişim,kaçtığım,hep çok sevdiğim parklarım,doğa da hayatımın ekstra bonusu.

Bazen herşeyin bu kadar iyi olmasına inanmakta güçlük çekiyor,üzgün-kızgın anlarımda bunları unutunca kendime küfrü basıyorum! Her gece şükrediyorum ve dua etmeye çalışıyorum.Neredeyse her Cuma fazladan müteşekkirim biliyorsunuz...:)

Yeni yıldan kendim için bunlardan daha fazlasını istemeye yüzüm yok,zaten kolay kolay isteyemem.Bu şekilde sağlıklı,huzurlu,yettiği kadar paralı olsun yeter de artar bile...

Çok yürekten istediğim yurtta barış,dünyada barış,sevdiklerini kaybedenlere dayanma gücü,sabır,sağlığı iyi olmayana sağlık....Biraz daha iyilik,güzellik bu güzelim dünyada.Hani bir süpriz yapsa 2016 ve herşey huzurlu olsa,inanamasak.Savaş olmasa,kimse aç kalmasa....Hayal kurmak bedava,sevdiğim bilir herşeyin iyisini,hayırlısını...

Herşeyin en iyisi 2016'da sizi bulsun,aşkınız hep taze,şükrünüz bol olsun.Okuduğunuz için binlerce teşekkür ile,mutlu yıllar dilerim❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️

Sibel'in 2015 okumaları

Selam ÇS'cular,çilekli kitap kurtları...Yıl boyunca okuduklarımı ve hissettirdiklerini sizlerle paylaştım,madem yıl bitti bitecek tüm okuduklarımı bir arada toplayayım istedim.Perşembe günü de bu yılın kısa bir dökümünü yapacağım,kendime hatırlatmak için.

Bu yıl ne zamandır kitaplığımda duran kitapları okuyabildim,kimseden ya da kütüphaneden ödünç kitap almadım,kindleda sadece iki kitap okudum.Yine en sevdiğim hediye kitaptı,utanmadım sevdiklerime liste verdim.

Sayı olarak sanki 54 tarif ve kitaba niyet etmişim ama ne yazık ki 10-15 belki de daha az tarif paylaşabildim blogda,kitaplar ise bugün itibari ile 42'e tamamlayacağım inşanlah.

Gelelim okuduğum 42 kitaba-kimisinin sadece adlarını vereceğim çünkü üst raflara şu an ulaşamayacağım-

Sibel'in 2015'te okuduğu 41 kitap:

1)1q84-Murakami

2)Chanel,the legend and the life-justine picardie

3)Kendi gecesinde-İnci Aral

4)Boş Koltuk-J.K Rowling

5)Fakat Müzeyyen bu derin bir tutku

6)Yüzyıllık Yalnızlık-GGM

7)The Seafront Tearooms-Vanessa Greenel

8)Milena'ya mektuplar-Kafka

9&10&11)Fifty Shades of Grey serisi

12)Nietche Ağladığında

13)Simyacı-Coelho

14)Kuyucaklı Yusuf-Sabahattin Ali

15)Sevgi Bağı

16)Konstantiniye Oteli-Livaneli

17)Elizabeth is Missing(kindle)

18)Aşkın ömrü 3 yıldır

19)Ölmek kolaydır Sevmekten-Ahmet Altan

20)Allah de ötesini bırak

21)Bana Allah Yeter

22)Rabbin için sabret

23)Loving what is

24)İçimizdeki Şeytan-S.Ali

25)Mrs.Dalloway-V.Woolf

26)Alice's adventures

27)I'm Malala-Malala Yousafzai

28)Sineklerin Tanrı'sı-William Golding

29)Duygu Simyacısı

30)Celestine Prophecy

31)Güçlü Kadınlar

32)Dört Antlaşma,Toltek bilgelik kitabı

33)Tehlikeli Sevişmeler-Nedim Gürsel

34)Trendeki Kız(kindle)

35)Şu Çılgın Türk'ler-Turgut Özakman

36)Pollock-Deborah Solomon

37)Kafamda Bir Tuhaflık-O.Pamuk

38)The trembling hills

39)Cemile ve Sultanmurat-Aytmatov
40)Bir kadin,bir ses-Dogan Cuceloglu(ertesi gun hatirlayip ekledigim)

41)Big Cherry Holler-Adriana Trigiani

42)Çilek Tadında Aşk Öyküleri

42 kitap içinde size ille de tavsiye edeceğim 1q84,Yüzyıllık Yalnızlık,Nietche ağladığında(ki bu kitabı teyzoşumdan ödünç almışım,şimdi hatırladım),İçimizdeki Şeytan,I'm Malala,Sineklerin Tanrı'sı,4 Antlaşma,Kafamda bir tuhaflık ve son olarak Cemile ve Sultanmurat'tır.

Niye yazıldığını anlayamadığım kitap Duygu Simyacısı,asla okumam deyip de okuduğum Grinin 50 tonudur.

Listedeki kimi kitap hediye ya da bağışlama idi,kimisini almadığıma çok memnunum.Yeni yıl dileğim kimse bana kedili kitap almasın,lütfen;)Hatta ben size liste vermeye devam edeyim;) 

Gelecek yıl için kitaplığımda kalan kitaplarım için de bol fotolu bir yazı yazacağım.

Yılın son iki kitabına gelince;

Bu kitap Ebru'cumdan hediye,neredeyse iki yıldır rafta,daha fazla beklemesin,yılı pozitif,tatlı,aşk ile bitireyim istedim;) İçinde aşk öyküleri,mektupları var.Yine yeniden en sevdiğim,çok şükür ki bu kitapta da geçmiş olan Oscar Wilde'ın Gül ile Bülbül'ü.Dergi tadında kitap,almasanız da olur.

Bu kitabı da biri yine yıllar önce kapı önüne bırakmış sanırım,ben de almışım.Okudum gibi geldi,emin olamadım o yüzden bitirdim.Küçük bir kasabada yaşayan Ava Maria'nın evliliğini kurtarma çabaları,kasabada yaşanılanlar.Bol kadınlı,aşklı,dostluklu kitapları seviyorsanız,size göre....

Bol kitaplı bir yıl olsun gelen yıl❤️❤️❤️

Natural history Müzesinde Buz pateni

ne zamandir yapmak istedigim birseydi Natural History'de buz pateni.televizyonda hep rengarenk,sahene,isil isil,bir dolu yerde kaydim,burda da soyle biraz salinayim istedim.hevesim kursagimda kaldi o gun.neyseki hediye idi ve ben odememistim...mutesekkirim.

haftasonu,sali gunu yagisli olacagini gorduk hava durumunda.ama sorun olmaz,sansimiz yaver gider,bizim saatimizde yagmaz dusuncesi ile dustuk yollara,oldukca gri bir gunde.zaten donem tatili,her yer coluk cocuk kayniyor...herkesin de natural history'de gidecegi gelmis malum noel,tatil falan.

pistin arka plani muhtesem.ilk fotolari piste cikmadan cektim,cekerken sok  oldum,hayatimda bu kadar islak bir pist gormedim.sawaroski sponsorlugunda kurulan bu pist,yagmura karsi nasil bir onlem almaz anlayamadim...koskoca sehir,koskoca sponsor,yagmur ulkesi...bu ne beceriksizlik!.

kalabalik,kayamayanlar kalabaligi.herkes kenarlara ve de telefonlara yapismis.bir dolu genc,cocuk,anneleri...ben hic dustugumu hatirlamiyorum buz pateni yaparken,once biraz kenarda takilir sonra kendimi ortaya atarim,kendi capimda kucuk kucuk kayarim.bu sefer oyle olmadi,denge saglayamadim,patenlerin bicagi sanki korelmis,takildim kaldim,resmen adim atamadim.ehh dustum de,yakisikli genc cocuk geldi kurtardi beni,cok yasasin.

oyle saftirik bir tur atip,kendimi attim disari.zaten yagmur da cizelemeye baslamisti.yanimda getirdigim ufaklik,siril sIklam,adete yuzdu,paten kaymadi:)

hayatimin en kotu buz pateni tecrubesi idi ama guzel bir ani oldu.bu sahane binanin piste yansimasini gormek bile yeterdi.

bu tecrubeden aldigim ders,paten kaymaya,kayamasa da sevgilin ile git,aksamdan git,hatta gec saatte git,isiltinin,isiklarin keyfini cikar,romantizmi yakala,aynen filmlerdeki gibi:)

oglen yemegini de victoria albert'te yedik.nasil seviyorum orayi.bu sefer amac sadece kafeye gidip atistirmak ve hemen geri donmekti.o kisacik zaman icinde bile oyle huzur ve mutluluk ile doldu ki icim,anlatamayacagim.binasi,icindekiler,yerleri,uzaktan baktigim hint kumasi sergisi...yemegi yedigimiz oda,sakinlik,huzur...

yine gitmeliyim,hep gitmeliyim....en yakin zamanda kendime burda bir gun hediye edecegim....iyiki sanat var ve sanata sahip cikan insanlar.

Brezilya tadları

iste karsinizda brezilya'nin pek sevilen iki tadi.bu yesil cay,biraz cimen gibi kokuyor.adi "mate" ya da "ciamarron"..yerma mate adli bitkinin,praguay cayi diyor vikipedi,sicak su ile birlesimi ile oluyor.kendine ozel kamisli kabi var gordugunuz uzere.kafein acisindan oldukca zengin.

bu kap surekli taze sicak su ile dolduruluyor ve elden ele,agizdan agiza dolaniyor.agiz kismi altindan olunca mikrop olusumuna engel oluyormus.zaten paylasanlar da yakin insanlar,birbirinden huylanmayan.

ilk denedigimde kamistan icmeyi beceremedim,ikinci denememde tamamdi.ben kendime kafetier icinde yaptim,kullandiklari cay benim icin cok yogun ve sert idi.daha cok sicak su ekleyince daha bir damak tadima uydu ki ben cayi zaten acik severim.

resmen,neredeyse butun gun,yemek vaktine kadar ictiler,ortada termos...su tuketmeyen insanlarin secenegi.isteyen sekerli, soguk ya da sutlu tuketebiliyormus.

iki sabah da mutfaga girdigimde iste bir yandan mate icip bir yandan peynirli toplarindan yapiyorlardi dostlarim.ben de gittim katildim tabii meraktan.bize gore pogaca.ama nisastadan yapiliyor.her otobus yolculuklarina ciktiklarinda,mola yerlerinde illa satilirmis kahve peynirli toplar bir arada.bu ikili tuketilmezse yolculuk,yolculuk degilmis.

bizim pogacacalarimiz gibi ortaligi mis gibi bir koku sarmadi.hatta hic kokmadi.yenilebilir bir tad,peynirciler icin.malzemeleri sut,sivi yag,tuz,tapioca unu ya da cassava unu dedikleri nisastamsi bir un(bence nisasta ama kendileri kendi marketlerinden ozel unlarini aliyorlar),yumurta ve permesan ya da cheddar peyniri.glutensiz sahane bir secenek olabilir degisiklik isteyenlere.

boyle topcuk yapilip firina veriliyor ve kabarmiyor.malzemeler bizim pogacalar ile ayni un haricinde ama pofuduk,yumusacik degil.

sagolsunlar giderken bize de biraktilar,hemen buzluga attim,bir sure yemek ayni seyleri goresim olmadigi icin.

malzemeleri olcusuz verdim,cunku arkadasim el aliskanligi ile yapti.internetten buldugum tarif ise cup usulu.yapmak isterseniz thekitchen.com'da pao de queijo-brezilian cheese bread olarak aratabilirsiniz.

denemekten memnun oldugum tadlardi.guney amerika'ya gidersem ac kalmam artik.

gozunu sevdigimin Turk pogacasi gibisi yok.az kaldi yakinda pogacali sofralarda oturacagim insanlah.

iyi gecsin yilin son haftasi.

Çok şükür bir Noel daha geçti❤️

hem de ne cok sukur:) gunleri sayiyorum bu donemde resmen:)

bir saskinlik ettim,3 kisiyi yemege davet ettim,bir gecelik yatiya.iki kisi,bu iki de gelebilir mi dedi?hayir olmaz,alt komsumuz cok hassas,o iki kisi pek gurultu yapiyorlar,cok iciyorlar dedik:) evet,eve kimi,ne zaman nasil alacagimizi bu sekilde karar veriyoruz.pek seciciyiz.saka bir yana cidden alt komsu bizim evin yoneticisi saniyor kendini,iki gurultu hemen kapida.o yuzden onceden uyardik,kibarligimizdan.ki biz dunyanin en sakin,sessiz insanlariyiz.kendisi ruhsuz bir insan oldugundan,iki hareketi ses saniyor.evde ve hayatinda canliliga alisik degil..kendisine yilbasi karti verdim,o bana vermedi.halbuki ben ne kadar anlayisli bir komsu oldugu icin tesekkur etmistim:)

iclerinden birisi benim de kocam gelsin dedi(biz kocanin o donemde yurt disinda olacagini dusunup,karisi yalniz kalmasin diye davet etmistik halbuki) mecburen ok dedik,kambersiz dugun olmaz,sevenler ayri kalmasin.

en sonunda gelen 4 kisi...hepsi kendini noel gunu arifesinde davet etti,noelin ertesi gunu gitmek uzere,yani bu gun,oglen.eee tabii,israr uzerine bizim ufakliga da kal dedik,neden olmasin...iyiki kaldi,cok eglendi,kendi capinda sarhos oldu,hatta tek sarhos kisi kendisi idi.

baya iyi bir ekiptik biz,cok guzel organize olduk,hatta FB gurubu kurup,yapilacaklar listemizi beraber tikladik.

bir sure once bulusup alisveris listesini yaptik,bolduk.kim ne pisirecekti,ne alicakti.hepimiz listemize sadik kaldik...

eve gelenler cok sukur ki hayvansever,hem de cok...hepsine hediyeler falan.bizim killi bebeler zaten sevgi arsizi,iyice mestler,bir kucaktan bir kucaga.hatta fred geceyi misafirlerin odasinda gecirdi.

odalari misafirlere verip,biz oturma odasinda yattik.

noel gunu ben cok hasta oldum,zaten hasta gibiydim...resmen misafir varken,verdigim odaya gidip tipis tipis uyudum,biraz iyilestim,fotograflarda saglikli gozukmek icin ustumu degistim(onceki geceden beri pijamali idim),biraz makyaj derken toparladim bir iki saat.hayatimin en az yemegini yedim o gun.hepimiz sira ile mutfaktaydik,ben de sofrayi kurmaya yetistim.zaten stilton peynirli brokoli corbami,kremali patatesimi,besamel soslu karnibaharimi,sirkeli-elmali kirmizi lahanami carsamba aksamindan pisirmistim ben o yuzden rahattim...

her yil agaca yeni sus alma gelenegini de bu sekilde yaptim bu yil.hem sevdiklerime hatira,hem bize.herkes oturacagi yeri bilsin,hatiralarini seneye agaclarina assin istedim:)

yemekleri mutfak tezgahlarina serdik,herkes acik bufe misali istedigi kadar aldi,cok pratik oldu.kimse servis icin yemegini bolmek zorunda kalmadi.

gordugunuz gibi takimlarim uymuyor,evin kapasitesi 4 kisilik cunku:)  gonul isterdi size cokkkkkkkkkkkk asortik sofralar kurayim,ne de olsa sunum onemlidir ama mumkun degil,evim musait degil:) hem kalbim de cok fazla sayida misafiri kaldirmaz benim.

iki adet tabure edindik bu vesile ile:) ben cok sevdim soframi,sicakti,samimi idi,cogunlugunki gibi degildi.evime gelenler misafir gibi degildi..kendi evinde hissettiler kendilerini.keyiflerine gore takildilar.bolca sohpet ettik ama bir ara icimize kapandik,kabugumuza cekilip dinlendik....konus konus nereye kadar:)

noel sabahi da herkes ortaya boyle birsey koydu.brezilyali arkadaslarimiz,3 kisi,mutfaga girmis geleneksel peynirli toplarini yapip,muhabbet ediyorlardi....kimisi meyveleri hazirliyordu.geleneksel caylari elden ele dolaniyordu...

birie peynirin ustune hangi recel suruldu hatirlamiyorum...peynir ve ekmek olsun,benim icin kahvati mukemmeldir:)

cok bereketli,cok mutlu,dinlendiren gunler yasadik.herkes cok mutlu ayrildi,sayemizde alisik olmadiklari bir noel gecirdiler,buna ihtiyaclari varmis:)

gelirken bir suru esya ile geldiler,adeta tasiniyorlardi:) cogu yemekti zaten.tabii ki giderken bir kac parca biraktilar arkalarinda:) ve kalan yemekleri,getirdikleri fazladan yiyecekleri kendileri ile geri gonderdik...

bu sabah bu insanlari mutfagimda,kendi hallerinde gorunce cok duygulandim...kizim sibel dedim,ne zenginsin sen,nice koseden arkadasin var,seni sen gibi kabul eden,bereketini,sevgisini paylasan....cok sukur bu gunlere...evet,misafir gelene kadar icim icimi yer benim ama sonra pek bir mest olurum.hos dedim ya,bunlar misafir degil.ailenin kan bagi olmayan hali...

bu arada hediyelerimden birisi puzzle? bu kedili evde nerde yapilir puzzle sahi.atlayip ustune,yok etmezler mi parcalari? hem Allan bana birsey mi demeye calisiyor bu sekilde?sabrin daha bir cogalsin yeni yilda gibi:)

hepinize mutlu bir pazar gunu dilerim.manevi zenginliklerimize simsiki sarilmamiz dilegi ile.hos gelsin bakalim yilin son pazar gunu:)

Sibel'in sprey boya ile imtihanı

Pazar günü işten dönüyorum.Normalde 1,5 saatte kat ettiğim yol çıktı neredeyse 2,5 saate.Pazar günleri otobüsler-trenler daha seyrek çalıştığından bu zorluğa artık alışmam gerek.

Soğukta çok bekleyip,sinirlerim gerildi.Allahtan aç değilim,sadece çok çalışmış olmanın yorgunluğu ve gerginliği var.Evimi özlemişim,insanlar beni üzmüş.Halbuki onların suçu yok,herkes haklı kendi çapında...Duygularını uçlarda yaşayıp gerilen benim yaradılışım.

Evet eve biraz geç geldim...Şanslıydım çok ki geleceğim bir evim var,sıcacık huzur veren.Ama o sıkkın halde unutmuş,lanet hatta küfür etmişim...Sanki dünyanın sonu gelmiş ve ben o kadar kızmış,üzülmüşüm!!!! Sokaklarda yaşamaya mahkum o kadar insan var,varlık var,onların günahı ne!!!!

Ertesi gün ise uzaktan sevdiklerimden birisi yavrusunu kaybetmiş.O büyük acıya söyleyebileceğim çok şey var ama söyleyebilme cesaretim yok.Hem söylesem ne yazar.İki gündür aklımdan çıkmıyorlar,hep mutlu olmuş yüzleri,güzellikleri.Allah sabır versin diye dua edebiliyorum uzaktan.Nasıl dayanılır kimi acıya.Kendimi yerlerine koyunca maf oluyorum.

İnsanlar büyük acılar yaşarken,ben takmışım küçücük,boktan şeylere...Bazen insanlığımdan utanıyorum resmen...Ne kadar okusan,inansan bir an gelince unutup,içindeki tüm iyilikleri yok ediyorsun Sibel,çok ayıp!!!

Velhasıl kızdım kendime çok.İnsanları telkin etmeye gelince büyük sözler,pozitiflikler...Kendine gelince unut,döv kendini...Ayıp!

Mübarek kandil gecesinde duam benim ve benim gibilerin daha sakin,sabırlı,anlayışlı,geniş olması.

İyilikler diliyorum hepimize...

Not:Sprey boyadan nereye! Özendim aldım,cam kavanozlarımı boyadım,hayal ettiğim gibi beceremedim.Dalgalı oldular.Çünkü yakın mesafeden sıkmışım.Uzman arkadaşlarımın dediğine göre,geniş alanda uzaktan sıkmalıymışım.Ben mutfak masası,sonra lavabo sonra da küveti kullanıp fazladan iş çıkardım...Olsun,bu da böyle bir anı olsun,öğrenirim elbet!

Okudum,bitirdim;tavsiye ederim

Bu ay okumaya niyetlendiğim iki kitabımı bitirdim,ikisinden de çok etkilendim doğrusu,duygulandım okurken.

Kisaca bahsedeyim...

Aytmatov'un bu kitabını okuduğumu sanıyordum,ama kanıt bulamayınca yeniden başladım.Tanıdık gelse de bazı yerler,belki yarım bıraktım dedim.Okuduysam da şaşkın zamanıma gelmiş olmalı ki,hiç içime işlememiş!!! Yazı dilini,anlatılan iki hikayeyi,aşklarını,saflıklarını,bozkırlarını çok sevdim.Sanki Kırgızistan'a gittim(ki hayalimdir yıllardır Kırgız'lı çok tatlı bir kızla çalıştığımdan beri)....Cemile'min Danyar'a aşkından sebep kaba davranışları sanki bir Türkan Sultan filmi izliyorum tadı bıraktı kalbimde.Ya kahraman,gencecik Sultanmurat....kurban olsunlar onun gururuna,ruhuna,kuvvetine,atlarına,Mırzagül'e olan aşkına....Çok sevdim çok...Gözlerim doldu kimi yerde.

Kısaca sıcacık oldu içim bu satırları okuyunca,okuyun isterim❤️

Bu kitabı alalı yıllar var....Meraktan...Aldığım gibi başlamış,yarım bırakmıştım.Doğru zamanda başlamışım ki,okuduğuma sevindim.Bir çırpıda okunan bir söyleşi.İmza  Gününde Doğan Bey'i görmeye gidip,kendisine şiir armağan edip,yaşadıkları ile Doğan Bey'i etkileyen Saniye Çelik'in yaşadıklarını paylaşımı var bu kitapta.Bana o kadar tanıdık geldi ki yaşananlar.Benim babam da,eniştelerimden ikisi de ne yazık ki biraz Mehmet Bey!!! Alkol almadan!!!!

Kızdım Saniye'ye anneme kızdığım gibi.Boşuna kürek çektin,umut ettin dedim.Ama işte bu da bir aşk! Yıllar önce Nes'imin dediği gibi böyle besleniyor kimi çift...

Allah kolaylık versin mutsuz evlilik hapishanesinde yaşayana.Kayıp ruhlar esir almasın kimseyi.Herkes mutlu sonu,güzel bir aşk masalını hak ediyor!!!

Hepinize mutlu,huzurlu bir hafta dilerim❤️

FUF❤️fank u Friday ❤️teşekkür Cuma'sı

İyi geceler dostlar:) İki haftalık FUF'um karşınızda geç de olsa.Haftaya Cuma yoğun bir tempoda,misafirlerimle olacağım.Şimdiden gün sayıyorum,az kaldı...Müteşekkirim...

Şaraplı,paellalı Cuma akşamlarına,haftasonu çalışmak da olsa ucunda,heyecanla bekliyorum bu akşamı...

Noel süslerine,evi şenlendiren,yumuşatan,renk katan Noel adetine,yeni yıl adetlerine....

Pek yaramaz,bol ve boş kalorili donutlara...

Kardeşimin aldığı,yıllardır sakladığım mumluğa,

Çok bekleyip,kavuştuğum kitaplığıma,

Doğa'nın hediyeleri kozalaklara...Reklam arası pencere önü süsü oldular....

Kitap hediye eden müşterilere...İlk defa Agatha okuyacağım:)

Kart verip içine harçlık koyan müşterilere...

Hep ama hep içimi açan bu görüntüye,

Sağlığıma,dostlarıma,aileme,

Evinden asla boş göndermeyen,bana anne-kardeş yemeği sunan,üstüne üstlük ertesi gün için yemeğimi yanıma veren Serap'ıma çokkkkkk müteşekkirim...Hayat sevince güzel,şahane geçsin yılın son günleri❤️❤️❤️